32 yıldır harlanan ateş: MADIMAK !..
“Bıçak kemikte
Duymadıysan duy artık
Behey Allah’ın kulu
Bıçak kemikte
Duy da silkin n’olursun
Bu ne biçim uyku bu
Bıçak kemikte”
Hasan Hüseyin Korkmazgil
Issızlığın ortasında ‘ateş ve duman’…
Ateş, hain düşmanın elinde kora dönüşmüş…
Duman, yakıyor boğazlarını Canların…
Canlar, figan feryat..
Kalleş çığlık, sessizliği bozdu.
Kara cübbeliler, kara vicdanlılar, kara yüzlü yaratıklar sarıyor dört bir yanı…
Akın akın geliyorlar Canların üstüne..
İpinden boşalmış sürüler halinde!
Günlerden Cuma!
Ellerinde ateş, dillerinde nefret ve kin..
Turnalar, Sivas semalarını terk ettiler o gün.
Sanki biliyorlardı insan yakacaklarını.
Oysa Turna, Sivas semalarının sevdalısıydı.
Semah’a dururlardı hep birlikte o semalarda.
Tıpkı ay gibi, güneş gibi, bütün evren gibi…
‘Ateş ve Duman’dan sonra terk ettiler Sivas’ı..
Bir daha gelmez oldular, uçmaz oldular semalarında Sivas’ın…
33 can ateş ve dumana boğuldu.
O Hakk aşkıyla dolu bedencikleri yaktılar cayır cayır!
Devlet, ‘bizim devletimiz’ kör-sağır-dilsiz oldu o gün!
Canlar 8 saat boyunca aradılar devlet erkini elinde bulunduranları.. Ulaşamadılar..
Gelmediler Sivas’a.
Gelmek istemediler, ayakları kırılasıcalar…
2........
© HalkTV
