Beşiktaş'ta başkanlık yarışı! Kapı birden açıldı: Siz adaysanız ben yokum!
Beşiktaş'ta amansız bir yarış var. Divan başkanlığı için bu.
Divan başkanlığı çok önemli. Bir kulübün camiasının birleştirilip, tek yumruk haline getirilmesi için başkanın kimliği de öyle.
Ben yıllarca Beşiktaş muhabirliği yaptım. Muhabirlik yaptığım dönemde ölümsüz başkan Süleyman Seba dönemleriydi. Divan Başkanı da bence efsane bir isim olan Ahmet Paftalı.
Ahmet Paftalı emniyet müdürlükleri ve valilik yapmış önemli bir bürokrattı. Büyük de Beşiktaşlı.
Camiayı bir arada tutup, tek bilet olmasında da önemli rol oynardı. Hatta Beşiktaş'ın efsane yöneticisi, Süleyman abinin de sağ kolu olan hatta "Evladı, prensi" olarak da tanımlanan Metin Keçeli'nin anlattığı bir olayı aktarayım burada. Metin abinin ağzından anlatıyorum:
***
Bir divan seçimi öncesi Ahmet abiyle (Paftalı) birlikteyiz. Süleyman abi, Şan abi (Ökten) ve ben. Ahmet abinin seçilmesini bekliyoruz. O sırada kapı açıldı içeri çok saygı duyduğum Beşiktaş Kulübü için önemli işler yapmış, benim de başkanlığı döneminde yanında bulunduğum Gazi abi (Akınal) girdi. Onun da divan başkanlığı için aday olacağı söyleniyordu. Kapı açılınca o gülerek;
- Hayrola, dedi; ne yapıyorsunuz seçime hazırlıklık mı?
Kahkahalar atıldı karşılıklı. Geldi oturdu. Kahveler söylendi. Ve Gazi abi Ahmet abiye dedi ki;
- Olur mu öyle şey! Siz adaysanız ben yokum!
***
Metin abinin affına sığınarak aktardım bir sohbette bana anlattığı bu anısını. Peki neden anlattım? Görüyor musunuz saygıyı sevgiyi birlikteliği.
Şimdi Beşiktaş'a divan başkanlığı seçimi yaklaşıyor. Bu kez çok aday var. Hepsi de çok iyi Beşiktaşlı olan, saygı duyulacak isimler. Ama bu kadar çok aday yerine birliktelik olsa daha iyi olmaz mıydı acaba?
Neyse... Bu değerlendirilir herhalde.
Ama ben şu anda gördüğümü aktarayım.
Dün bir imza atıldı Beşiktaş'ta. Masada başkan Serdal Adalı ile divan başkanı adaylarından Ahmet Ürkmezgil vardı.
Ahmet Ürkmezgil yöneticilik de yaptı. Yöneticiliğinde kimseyi ayrıştırdığını görmedim, herkese eşit mesafede kalıp, Beşiktaş için elinden geleni yaptığının şahitlerindenim.
Süleyman abinin yönetimlerinde olmadı. Ama çok sevdiği insanlardandı. Hatta Süleyman abinin meşhur "Dostlar Sofrası"nda da yeri vardı daima.
Zaten yönetim kuruluna girer girmez ilk yaptığı iş Süleyman abiyi ziyaret olmuştu. Bunu da şöyle anlatmıştı bana. Dediği gibi aktarıyorum:
***
Kongre günü seçim bitince doğru Süleyman abiye gittim. Bordo Cafe'de........© HalkTV
