Beyin nasıl yıkanır?
Hayır, beyin salatası tarifi vermeyeceğim elbette!
Özellikle totaliter rejimlerde örneklerini gördüğümüz “beyin yıkama” konusuna dair çok ilginç bir örnek paylaşacağım.
Orwell’in “zamansız” şaheseri 1984 tam da bu konuyu anlatır bize. “BÜYÜK BİRADER” öyle bir sistem yaratmıştır ki, var olabilmek için, bugün savaş dediğine yarın barış diyorsa inanacaksın.
Dünü anında unutacak, bugünü belki yarına kalmadan unutacağını da unutacaksın.
Eğer buna uyum sağlayamıyorsan basit bir yolu var: Seni yakalayıp bir hücreye atacaklar. Zihnini temizleyip tamamen sıfırlayacaklar. Öyle ki yeni sisteme uygun yükleme bittiğinde eskisinden geriye hiçbir şey kalmayacak.
Erdoğan rejimi, toplumun en azından partiyi iktidarda tutacak kısmını böyle bir işlemden geçiriyor. Daha önce defalarca yazdığım gibi, Gramsci’nin geliştirdiği hegemonya.. Yani “gönüllü rıza” camiler, tarikatlar, parti lokalleri aracılığıyla yerleşiyor. Beyinlerin içinde sorgulamadan kabul edilen sloganlarla doluyor.
Bu uzun girizgahın nedeni şu: Her sabah olduğu gibi, dün sabah da gazetelerin birinci sayfalarını inceledim. Bir, iki derken dikkatimi çekti. Bazısı solda, bazısı sağda olsa da bir haber Saray medyasının gazetelerinde yan manşet olarak yer almıştı.
Haber, 5 büyükelçinin Erdoğan’a “güven mektubu” sunduğunu duyuruyordu.
“Bunda ne var” demeyeceksiniz umarım.
Çünkü; böyle bir konunun bütün yandaş gazetelerde yan manşet olarak verilmesini bırakın.. Güven mektubu haberinin, ABD gibi bir ülkenin merakla beklenen Büyükelçisi dışında “HABER” olduğunu hatırlamıyorum..
Söz konusu haberde ise Lübnan’dan Japonya’ya isimlerini bir kere duyup unutacağımız elçiler var.
Peki TRT yıllarında haberlerdeki kelime oyunlarıyla manipülasyonun alasına tanık olmuş bir gazeteci olarak, bu tablo bana ne anlatıyor?
Şunu:
Kökeninin ta Sümerler’e gittiği söylenen uygulamanın anlamı, bir ülkenin yeni elçiyi takdim edip eskisini geri çağırdığını beyan etmesi. O kadar!
Oysa başlıklardaki “GÜVEN” sözcüğü, başlıklardan ötesini okuma alışkanlığı olmayanlara bu “ERDOĞAN’A GÜVEN” beyanı olarak algılanıyor olmalı. Yoksa kim........





















Toi Staff
Gideon Levy
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein