Evet, onlar ‘el-Küfru milletun vâhide' olduklarını unutmuyorlar; bir de Müslümanlar kendi kardeşliklerini ve gereğini hatırlayıp yerine getirebilseler
Pazar günleri, muhterem okuyucularımızın eleştiri ve görüşleri etrafında yaptığımız bir Hasbihal'e daha, sağlık-âfiyet üzere, hayırlı çalışmalar dileği ve selâmlarımızla başlıyoruz
* İlhami Büyükbaş Berlin'den yazıyor ve 'Kim kazandı ve Gazze neyi başardı? diye soruyor ve cevabını vermeye çalışıyor: 'Çok acı kayıplarımız ve yaşananlar oldu. Analar ne yiğitler doğurmuş; cesaret timsali oldular.. En küçüğünden yöneticilerine kadar hepsine selam olsun..' diyor.
*Tebriz'den M. Rıza isimli ve üniversite tahsilini Türkiye'de tamamlayan okuyucu da diyor ki, özetle: 'Geçtiğimiz haftalarda, yapılan 'Müslüman ülkelerin liderleri' toplantılardan birinde, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'la İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın bir koridorda, yakın çevrelerinde bir tercümana da gerek kalmadan, el ele tutuşmuş olarak sohbet ederken gösteren fotoğrafı gördüm ve benim de içim ısındı. Hele, bir yayın organında, o fotoğrafın altına yazılan, 'Beden dilinin muhteşem güzelliği.. ' şeklindeki tek cümlecik değerlendirme çok güzeldi..'
Evet, bu Tebrizli okuyucunun yazdıkları da böyle.
*K. Kasımoğlu / 13 Ekim tarihli yorumunda 'İsrail diye bir devlet sanaldır. Gerçekte ise, Haçlı dünyasının Müslüman coğrafyalarının merkezine aldığı bir kuduz vardır.. Hiç ekonomik faydası olmasa bile, Haçlı dünyası, Filistin'i rahatsız etmeyi ve kendi toplumlarında lanetli bildikleri Yahudileri Müslüman toplumlarının arasına sürüp, Müslüman dünyasında devamlı bir kanser uru halinde tutmaya çalışacaklardır. Rusya da o dünyanın tarihî bir parçasıdır. Dünyadaki insaf sahibi birçok halklar bunu anladı' diyor.
---Bu vesileyle, bu okuyucunun üzerinde durduğu konuya Netanyahu da işaret ediyor ve daha önce söylemediği şekilde, 'Yahudi- Hristiyan (Judo-Chrétien) Medeniyetini birlikte korumak zorundayız' diyor.
*Faik KAYNAK, 13 Ekim tarihli yorumunda diyor ki: 'Biden ve Trump'ın yalan ve entrika üzerine bina edilmiş, iki yüzlü ,alçakça, sinsi, habis, hile ve desise dolgulu konuşmalarına kimsenin güvendiği yok.. Kendi vatandaşları bile güven duymuyor. Keza, taraf olan GAZZE halkı ve HAMAS üyelerinin hiç mi hiç güven duyması söz konusu olamaz.
Bu süreçte her iki siyasi figürün de, onlarca tezat/çelişki dolu söylemlerini/beyanlarını unutmadık .. Barış sürecinde de HAMAS'ın Türkiye ve Katar'a güvenlerini net bir şekilde ifade ettiklerine şahit olduk.
*Şenel Mutlu isimli okuyucu ise, 12 Ekim tarihli yorumunda, o günkü yazımızın sonunda yer alan, 'Mr. Trump, bak, sana bir sözüm daha var:
14 asır önce,........© Haksöz





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul