menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Radikal sağ yükleniyor: Zafer mi getirir, hezimet mi?

34 2
21.01.2025

Trump suikast girişiminden kurtarılmasını Allah’ın hikmetine ve lütfuna bağlayarak yaptığı konuşma ve yeminle başkanlık koltuğuna oturdu. Sadece konuşması ile değil tören boyunca sarfettiği jest ve mimiklerle de yeni Amerikan sağının, kimilerinin ‘devrimci sağ’ diye tarif ettiği hibrid ve son derece eklektik MAGA ideolojisinin ‘dava’ adamlığına da soyunduğu görülüyordu.

Konuşmasından bazı cümleleri not aldım. Trump’ın temsil ettiği ‘dava’yı betimlemesi açısından önemli görüyorum.

"Tanrı beni Amerika’yı tekrar büyük yapmak için kurtardı."

Kendisini bir ulusun kurtarıcısı olarak konumlandırıyor ve adeta “Göklerden gelen bir karar vardır” diyerek ‘tarihi lider’ nosyonunu vurguluyor. Donald Trump, hem milliyetçi hem dini duygulara hitap etme işinde oldum olası çok iyi oldu. Ama hatalarından da ders aldığını söylemesine bakarak diyebiliriz ki, bunu artık daha profesyonelce yapacak.

"Birlikte çalışarak, Amerikan halkı olarak yeniden parlayacağız ve dünya üzerindeki haklı yerimizi alacağız.”

Trump’ın bu cümlesini, “Amerika’nın gerilemesi durmuştur” ifadesine ve eğitim politikasını açıklarken kullandığı “Çocuklarımıza Amerika’dan ve kendisinden utanmayı öğreten eğitim sistemi değişecek” açıklamasına ataçlamak gerekir. Sonuna da “Yeniden zengin olacağız. Yeniden üreteceğiz. Amerikan işçilerini koruyacağım” vaadlerini eklemek lazım. Bu cümleler, hem şehirli, eğitimli Cumhuriyetçileri hem MAGA yani “Make America Great Again” sloganı etrafında toplanan ve Demokratların marjinal politikalarının ülkeyi geriye götürdüğünü ve Amerikan halkını işsizlik, sefalet umursanmama döngüsüne hapseden yönetme anlayışından kurtulma fikrine tutunanları birleştiriyor. Trump sadece şehirli iyi bir geliri olan Cumhuriyetçilerden değil, 50’li 60’lı yılların çalışkan Amerikalı imajının aksine çalışma ve üretme fırsatı bulamayıp TV karşısında hamburger ile şişmiş, patronu fabrikayı Tayland’a taşıdığı için işsiz kalıp kendisini alkole vererek ailesini kaybetmiş babalardan ve onların fuhşa ya da uyuşturucu batağına saplanmış evlatlarından da oy aldı. Çiftçilerden de, mavi ve beyaz yakalılardan da, white trash ve red neck olarak tarif edilmiş kitlelerden de. Bu kadar çeşitli kitleleri birleştiren sloganlar ise işte şimdi bu cümlelerde tecessüm ediyor.

"Amerika’nın sınırları, halkını koruyamıyorsa, Amerika artık bir ulus değildir."

Trump göçmen karşıtı politikasını devam ettirecek. Meksikalılara........

© Habertürk


Get it on Google Play