menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yenigün…

22 0
21.03.2025

UZUN yıllar adı üzerinde dahi uzlaşamadık…

Bir yanımız “Nevruz…” diğer tarafımız “Nevroz…” dedi…

Bir harf için bin yıldır süregelen ortak kültürel paydadan vazgeçtik…

İhtilalin ağır yükünden yeni çıkmıştık, bir harfin yarattığı ağır yükün bir bölümünden, kasetlerin tezgah altından çıkıp, özgürce satılır, Kürtçe rahatlıkla konuşulur hale gelmesiyle kurtulduk.

O gün yan yana durmamıza karşın, sanki okyanuslar ötesinden akrabamız gelmiş gibi birbirimize sarıldık.

Yumurtalar tokuşturup, ateşlerin üzerinden atladık…

Binlerce gencin şehit olması veya ölmesinin acıları, yakılan ateşin küllerinde, gül ağacına asılan dilekler iplerinin bağlarında yok ettik.

Oysa iç içe yaşıyorduk…

Ancak ne Kürt ne de Türk bunun farkına varmak istiyordu…

***

İstanbul’un Kürt nüfusun yaşadığı en büyük kent olduğunu görmezden gelmeyi tercih etmelerinin tek nedeni vardı.

Korku…

Terör kültürel ortak paydayı allak bullak etmekle kalmamış, araya kalın duvarlar örmenin yolunu tutmuştu.

Aileden gelen kültürün saçını başını yolduğu bir dönemi yaşadık, yeni günlerin aydınlığını, baharın gelişini ayrı kutladık…

Oysa birbirimizin kapı komşusu, sıra arkadaşıydık…

Oturduğumuz evlerin müteahhitleri olduklarını bildiğimiz halde hiçbir gün dönüp de ondan ev........

© Habertürk