Butlan, Çağrı, Tedbir; yoksa!..
CHP’de partinin bütün yönetim birimlerinde aynı görüntü hakim…
Ellerde Parti Tüzüğü ve Siyasi Partiler ile Dernekler kanun kitapçıkları veya cep telefonlarından açılmış yargı kararları…
Hepsinin odaklandığı yer İstanbul İl Başkanlığının ötesinde, 15 Eylül’de Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi’nden çıkacak kararda…
Partide oluşan hava, mevcut yönetimin ortadan kalkıp, Kemal Kılıçdaroğlu’nun Genel Başkan olduğu yönetime görevin verileceği Mutlak Butlan’ın dışında bir beklenti…
İstanbul İl Başkanlığı’nda yaşanana benzer sürecin Genel Merkez yönetimi için de uygulanacağı, “tedbir…” temelli bir kararın çıkacağı yönünde…
Bu iddiayı dile getiren CHP’li hukukçu milletvekillerine Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi’nin daha önce tedbir başvurusunu iki kez reddettiğini anımsattım.
Davayı açan tarafın avukatının İstanbul’daki duruma dikkat çekerek böyle bir talebi yineleyebileceğini ileri sürdü.
Ancak siyasi partiler hukuku üzerinde başarılı çalışmaları ile bilinen İstanbul Üniversitesi’nden Dr. Volkan Arslan bunun olası olmaması gerektiğini belirtti.
Gerekçesini de MHP’li hukukçuların da dile getirdiği şu teze bağladı:
Bu aşamada İstanbul Üst Kurul delegelerinin görevden alınmadığını, sadece tedbiren görevlerinin askıya alındığına da vurgu yaptı.
Dr. Arslan, Büyük Kurultay’ın sadece İstanbul delegelerinden oluşmadığını ve sayıların oylamayı etkileyecek çoğunlukta olmadığını anımsattı.
Dolayısıyla ona dayanarak Büyük Kurultay’ın tedbirli olarak askıya alınıp, kayyum heyeti atanmasını olası görmediğini belirtti.
İstanbul Asliye Hukuk hakiminin tek başına bir partinin kurultayı ve üst kurul delegelerini tedbiren askıya almasının hukuk açısından da sıkıntılı bir durum olduğunu belirtti.
“Bununla birçok parti ve seçimle işbaşına gelen kurumların yöneticileri sıkıntıya girdi” dedi.
Tüzük ve kanunlar konusunda CHP’nin akil isimlerinden eski Genel Başkan Yardımcılarından Hakkı Süha Okay da benzer bir yaklaşım gösterdi.
Okay bu aşamada önemli bir duruma da işaret etti.
Mutlak Butlan kararı çıkması halinde, Mahkeme’nin görevi Kılıçdaroğlu’na bırakması gibi bir zorunluluğunun Tüzük ve yasalarda bulunmadığını vurgulayıp ekledi:
Bir başka durum da göreve mahkeme ile gelenlerin ne kadar süre kalacağına ilişkin.
Parti Tüzüğü, il ve ilçe başkanları için düzenleme yapıyor; illerde görevden el çektirilmesi halinde 7 kişiden oluşacak çağrı heyetinin en geç 45 günde, ilçelerde ise........
© Habertürk
