menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Geleceğe Armağan: 11 Temmuz 2025

25 3
11.07.2025

“Birinci komplo dönemi, Özal döneminde gerçekleşen komplodur. Ben buna çözüme karşı 1993 komplosu diyorum. Özal döneminde uluslararası bir gladyo vardı. Türkiye'deki gladyo da bunun içindeydi ve güçlüydü. Özal bu sorunu çözmek istiyordu, silahlı birliklerin bir yerde toplanmasını, ateşkesin olmasını benden istedi. Onlar bu şekilde çözümün gelişeceğini söylüyorlardı. O dönem bu fırsata bir şans tanımak istedim. Barış, ateşkes ilan ettik. Ateşkesten sonra gladyo devreye girdi. O dönem çözümü geliştirmeye çalışan Özal'a ve Eşref Bitlis'e karşı darbe yapıldı. Özal'ı götürdüler. Eşref Bitlis'i de götürdüler. Eşref Bitlis'in ekibini de dağıttılar.”

“İkinci komplo dönemi 97-98 döneminde yaşandı. Genelkurmay Başkanı bu mevcut savaşı sınırlandırma isteğindeydi. Erbakan döneminde çözüme yönelik girişimler oldu. Erbakan iyi niyetle bazı girişimlerde bulundu. O dönem Erbakan da Özal gibi, silahlı güçlerin bir yere toplanmasını, silahların susmasını ve bundan sonra çözüm için görüşmelerin yapılacağını, çözümün konuşulacağını söyledi. Ancak tekrar gladyo devreye girdi. Çözüme şans tanıdım. Ancak o dönem görüşmeler tespit edilmiş ve daha sonra deşifre edilmişti. Yine uluslararası gladyo devreye girdi. Bu dönemdeki çözüm arayışımız da bu şekilde komployla boşa çıkarıldı.”

“Üçüncü komplo dönemi. 1999'da daha çok askeri ağırlıklı heyet gelip benimle o dönemde görüştü. O dönemdeki askerler tecrübeliydi, samimi gibiydiler. Onlardan birisi “oyun büyük, bunu boşa çıkarmamız gerekiyor. Siz ülkeyi bölmek istemediğinizi belirtip şiddetten vazgeçerseniz, her konuyu konuşabiliriz” dediler. Bunun üzerine ateşkes, sınır dışına çekilme çağrım oldu ve sonrasında sınır dışına çekilmeler başladı. Ecevit o dönemde bir şeyler yapmak istiyordu çözüme yönelik. O dönemdeki heyetle olan görüşmelerimiz 2001'e kadar devam etti. Daha sonra bilindiği gibi tekrar NATO gladyosu Türkiye’deki........

© Habertürk