menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

THY daha fazla yerli/milli olabilir!

15 0
02.03.2025

Türk Hava Yolları (THY) ekosisteminin Türkiye ekonomisine 2024 yılında 60 milyar dolarlık katkı sağladığı belirtiliyor. Somut bir veriden ziyade tahmini hesaplarla böyle bir yaklaşım sergileniyor. Katkısı daha çok da olabilir, daha az da olması söz konusu. Ancak asıl mesele THY gibi milyar dolar geliri olan bir kurumdan daha fazla katma değer üretmesini sağlamak olmalıdır. THY, hem kendi gelirlerini artırmak hem de bu gelirlerin azami ölçüde ülkemizde kalmasını sağlamak için neler yapıyor ona bakılmasında fayda var.

Özellikle kamu kontrolündeki kurumlardan hangilerinin Türk ekonomisine ne kadar katkı sunduğuna dair araştırmalara daha detaylı ve somut verilerle bakılması lazım. Ancak bu şekilde daha iyi neticeler alınabilir. Kamu yararına oldukça farklı, faydalı ve etkileşimli yol haritaları da çıkarılabilir. Bu sebeple THY Yönetim ve İcra Kurulu Başkanı Ahmet Bolat’ın açıklamasını çok daha etraflıca ele almak gerekir. Zira ülkemizde kamu kontrolünde olan THY, Turkcell, Ziraat Bankası gibi büyük meblağlarda ciro yapan kurumların yerli/milli ürünlere fırsat verme noktasında daha aktif olmaları için bir vizyon gerekiyor.

Mesela Türkiye’nin ödeme sistemi TROY’a Ziraat Bankası’nın nasıl yaklaştığına önceki yazılarımda dikkat çekmiştim. Cumhurbaşkanlığı, bir genelgeyle bizatihi TROY’a destek olunca kamu bankalarının yabancı merakları da kısmen hizaya girmeye başladı. 2016’da hizmete hazır olan TROY’un pazar payı 2 yıl öncesinde kadar yüzde 1’i bile neden bulmamış olabilir? Mesela THY’nin ödeme sistemlerinde de geçen yılın son aylarına kadar TROY geçerli değildi. Benzer durum Turkcell’de var. Ortağı oldukları TOGG'a yaklaşımlarını bir kenara bırakırsak sadece 4,5G için geliştirilen yerli/milli baz istasyonu ULAK’a verdikleri siparişler, sağladıkları destekleri de sorgulamak gerekir.

Bir de yerli/milli olup da verimliliği tartışmalı olan, ama birilerini işine geldiği için zararına da olsa kullanılmak durumunda kalınan sistemler ve işbirlikleri var. Kamu kontrolündeki kurumlarda mutlaka dönen varlıkların, gerçekleşen büyük ciroların ülkeye daha fazla katkı sağlaması için farklı yaklaşımlar gerekiyor. Gelişmiş bütün ülkelerde bu mevzulara özel eğilen kamu otoriteleri bulunuyor. Hatırlatmak isterim.

Milli havayolumuz THY’nin de yerli/milli ürün kullanma, ihtiyaca göre geliştirme veya geliştiren müteşebbisleri, mühendislik şirketlerini destekleme ve teşvik etmek için yeni yaklaşımlara, vizyonlara ihtiyaçları var. THY’nin dünyanın bir yanındaki ödeme ve rezervasyon sistemleri, çeşitli hizmet alımları, farklı alanlarda eğitimler gibi sayısız kademelerde yerli/milli ürün kullanımlarının gözden geçirilmesi halinde Yönetim Kurulu Başkanı Bolat’ın vurgu yaptığı Türk ekonomisine katkı oranın çok daha yüksek seviyelere çıkacağını tahmin etmek zor değil.

THY’nin yüzüncü yılında (2033) katkının 144 milyar dolara ulaşılacağına dair varsayımlar şu anki mevcut tabloya göre yapılıyor. Ancak geleceğin ne getireceğini bugünden kestirmek zor. Fakat en kısa zamanda........

© Habertürk