Çocuk gelişimi, bir çocuğun doğumundan itibaren fiziksel, sosyal, duygusal ve zihinsel olarak nasıl büyüdüğünü ve özelliklerini kapsar. Bu süreç, yalnızca biriktirdikleriyle değil; aynı zamanda ailede ve çevrelerinde edindikleri deneyimlerle şekillenir. Yani, çocuklar sadece öğretmenin gözlüklerine değil, anne ve babanın kucağına bakarak da büyüyorlar!

Aile yapısı, programın hayati bir rol oynar. Mutlu, kalıcı bir aile ortamı, çocuğun kendine güvenli, özgür ve sağlıklı bir bireyin olarak yetişmesine yardımcı olur. Aile, çocuk için ilk sosyalleşme ortamıdır; burada öğrenir, oyun oynar ve duygusal bağları kurar. Kısacası aile, çocuğun “hayat okulu”dur!

Değerler, aile içinde belirlenir ve aktarılır. Saygı, sevgi, dürüstlük gibi temel değerler, aile bireyleri tarafından modellenerek çocuklar öğretilir. Aileler, çocuklara örnek olduklarında, onların bu değerlerinin içselleştirilmesine yardımcı olurlar. Yani bir ebeveynin “Yalancılık iyi bir şey değil!” demesi, “Yalancılık yapma!” yaparak eylemle desteklenmediği sürece pek etkili olmayabilir.

Gelenekler, ailelerin kültürel ve sosyal bağlarını pekiştirir. Bayramlar, özel günler ve aile yemekleri, sadece sevdiklerimizle bir araya gelmek için değil, aynı zamanda değerlerin aktarılması için de önemlidir. Bu gelenekler, çocukların kendilik bilinçlerini geliştirmeleri ve toplumsal normlarla tanışmaları için bir kişisel görevi görürler. Aile büyükleri, “Bizim zamanımızda” diye başlayan nostaljik hikayeler anlatılırken, çocukların da geçmişin bilgileri öğrenmiş olurlar.

Açık iletişim, çocuklar ve çocuklar arasındaki güven inşa edilir ve duygusal bağları güçlendirilir. Çocuklar, özellikleri ve gelişmeleri ifade edebildiklerinde, kendilerini daha güvende hissederler. Annenin “Beni dinle!” demesi; ama telefonun bir kısmını bırakması gerekir. Ürettikleri, parçaların yanında paralarını hissettiklerinde, daha rahat bir şekilde toplayacaklardır.

Duygusal zekâ, çocukların anlama, yönetme ve diğerleriyle ilişki kurma yeteneğidir. Genişleyerek, çocuklarını dinleyerek ve duygusal destek sunarak onlara duygusal zekalarını geliştirmeleri için olanaklar sunarlar. Bir ebeveynin, “Bugün ayrılık neler oldu?” diye sorması, çocuğun kendisini ifade etmesine olanak sağlar, görerek, duygusal zekasını arttırır.

Ailecek ve uyumla, insanların kişilikleri büyük rol oynar. Sağlıklı aile dinamikleri, çocukların sosyal hayatında daha başarılı olmasına yardımcı olur. Çocuklar, büyümenin nasıl iletişim kurduğunu gözlemleyerek, ileride kendilerinde gelişir de bu gelişim benimler. Yani, eğer eklenirse sürekli olarak şakalaşıyorsa, çocuk da büyük ihtimalle olumlu bir sosyal ilişki kurma konusunda daha yetenekli olacaktır.

Ailenin izniyle, insanların sosyal özellikleri şekillendirilir.........

© Haberton