Bayramlar ve Ana-Babalarımız
Değerli Dostlar
Ramazan Bayramınızı tebrik ediyorum, Gazze başta olmak üzere yaşadığımız acı ve zulümlerin bir an önce bitmesi için Rabbimizin bu bayramı vesile kılmasını niyaz ederek bu sohbetime başlamak istiyorum
Hepimizin iyi bildiği üzere Bayramlar, sadece sevinci ve mutluluğu paylaşma zamanı değil, aynı zamanda manevi değerlerimizi hatırlama, köklerimize dönme ve en önemlisi, bizi büyüten anne-babalarımıza vefa gösterme fırsatıdır.
Babasını elli, annesini yirmi yıl önce kaybetmiş, her daim onları hatırlayarak ve onlara karşı yapmam gerekenleri layıkınca yerine getiremeyen acısını daima hisseden bir evladolarak, sizlerle ana-babalarımız hakkında bazı düşüncelerimi paylaşmak istiyorum
Unuttuğumuz Bir Değer / Kaybettiğimiz Bir Hazine: Ebeveyn Vefası ve Duası
Modern toplumda en çok kaybolan değerlerden biri, anne-babaya gösterilen vefa ve onların dualarına atfedilen önemdir. Atalarımız "Ana duası Arş'a değer" derken, ebeveyn duasının Allah katındaki makbuliyetini vurgulardı. Günümüzde artık birçoğumuz, bu kadim bilgeliği unutmuş durumdayız.
Ebeveyn duası, maddi dünyanın hiçbir hazinesiyle ölçülemeyecek manevi bir servettir. Kur'an-ı Kerim'de Allah Teâlâ: "Rabbin, kendisinden başkasına asla ibadet etmemenizi, anne-babaya iyi davranmanızı kesin olarak emretti" (İsraSuresi, 23) buyurarak ebeveyne saygının önemini açıkça belirtmiştir.
Bugün birçok genç, kariyer basamaklarını tırmanırken, akademik başarılar elde ederken veya maddi varlıklarını artırırken, bu başarıların arkasındaki en büyük manevi desteği - anne-babanın hayır duasını - ihmal edebiliyor. Oysa İslam geleneğinde şöyle bir inanç vardır: "Evladım beni güldürdü, ben de Allah'a dua ettim; Allah da onu güldürsün."
Bu Ramazan Bayramı'nda, anne-babamızın ellerini tutup "Bana dua eder misiniz?" diye sormak, belki de alabileceğimiz en değerli bayram hediyesidir. Onların duası kalplere huzur, işlere bereket, hayata mutluluk getirir. Unutmayalım ki ebeveyn duası, Allah'ın rahmet deryasına açılan bir kapıdır.
İslam'da Anne-Baba Hakkının Yüceliği
Kur'an-ı Kerim'de Allah'a ibadetten hemen sonra anne-babaya iyilik etmenin emredilmesi, onların hakkının ne denli yüce olduğunu gösterir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bir hadisinde: "Cennet annelerin ayakları altındadır" buyurarak, anne-babanın rızasına verdiği önemi açıkça ortaya koymuştur.
2025 yılında, yaşadığımız bu hızlı ve değişken dünyada, bu kadim öğüdün değeri daha da artmıştır. Anne-babalarımız, değişen dünyanın hızına ayak uydurmakta zorlanabilir ve bu durum, onlara göstereceğimiz ilgi ve desteğin önemini daha da artırır.
"Dijital Kopukluk" Çağında Gerçek Bağlantılar
Sosyal bağlantılarımızın büyük ölçüde dijital platformlara taşındığı 2025'te, anne-babalarımızla "gerçek" bağlantılar kurmak daha da önemli hale gelmiştir. Evde aynı ortamda bulunurken bile telefonlarımıza gömülmüş durumdayız. Bayram ziyaretlerinde bile herkes elinde telefonla, yarı mevcudiyetle orada bulunuyor. Bu Ramazan Bayramı'nda, telefonlarımızı bir kenara bırakıp, anne-babalarımızın gözlerine bakarak, onları gerçekten dinleyerek tam anlamıyla "var olalım".
Anne-Babalarımızın İhmal Edilmeyen İhtiyaçları
"Bir şeye ihtiyacınız var mı?" sorduğumuzda genellikle "Hayır evladım, sağ ol" cevabını alırız. Bu cevabın altında çoğu zaman "Evladımı yormayayım, ona yük olmayayım" düşüncesi yatar. Oysa 2025 yılında yaşlanan ebeveynlerimizin ihtiyaçları sadece maddi değil, çoğunlukla manevi ve duygusaldır.
Bu bayramda ve her gün........
© Habername
