menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Amacın Ahlakı Niyetin Şerefi

6 0
previous day

“İşler, iş olarak şerefli veya şerefsiz diye ayrılmazlar. Yapılışlarındaki maksada göre şerefli veya şerefsiz olurlar.” / Aristoteles

Toplumlar genellikle işleri dış görünüşe göre değerlendirir, prestijli meslekler saygı görürken, sıradan işler horlanır. OysaAristo bu sözüyle derin bir ahlaki farkındalık içinde “eyleminşerefi, biçiminde değil; niyetindedir” diyor… Bir işin toplumsalstatüsü, onun ahlaki değerini belirlemez; asıl belirleyici olan, o işin hangi amaçla yapıldığıdır.

Bu anlayış, yalnızca Antik Yunan’a değil doğu öğretilerindenİslam düşüncesine, Stoacı felsefeden modern etik teorilerinekadar uzanan evrensel bir bakış açısının ürünüdür. Tabi buradabahsedilen işler, toplumca meşru kabul edilen işlerdir; gayrimeşru işlerde niyetin iyiliği veya kötülüğü tartışılmaz. Aynışekilde Alman Filozof Emanuel Kant’ın ahlak felsefesinde niyetbu düşüncenin omurgasını oluşturur. Ona göre dünyada hiçbirşey, “iyi irade” kadar kayıtsız şartsız iyi değildir. Bilgi, yetenek, başarı, mutluluk gibi şeyler iyi olabilir ama kötü niyetlebirleştiğinde zararlı hale gelir. Oysa “iyi irade”, sadece iyiniyetle ve ahlak yasasına saygıya bağlı olarak hareket etmektir.

Aristo, “amaç” (telos) kavramı etrafında bir etik (ahlaki) sisteminşa etmiştir. Bir şeyin anlamı, onu gerçekleştirme amacıyladoğrudan ilişkilidir. Örneğin tıbbın amacı şifa vermek, mimarlığın amacı sağlam ve estetik yapılar inşa etmektir. Bu eylemlerin yozlaşması ancak doktorun para için hastayı gereksiztedaviye yönlendirmesi, mimarın ucuz maliyet için malzemedençalması ile olur. Eylem bizzat icra edilişi ile değil, “maksadı ilekirlenir.”

İslam ahlakı da benzer bir ilkeyi temel alır. Bu medeniyette“ameller niyetlere göredir” hadisi temel ilkelerden birinioluşturur. Bendeniz bu hadisi etrafımla paylaşırken daima: “Eylemler niyetlere göre kıymetlendirilir” şeklinde sunmayameyilli olmuşumdur. Hz. Ömer, halifelik döneminde farklızamanlarda halkı denetlemeye çıkar, insanların durumunuöğrenirdi. “Sokağa çıkma” eylemi, başka birinde gezinti, zararverme veya gösteriş olabilir ama Ömer’de adaletin ve sorumluluğun bir parçasıdır. Aynı eylem, amaç farklılığıyla “iyiya da kötü ahlak” için örnek olur. Kudüs’ü Haçlılardan geri alanSelahaddin Eyyubi, intikam yerine merhameti tercih etti. Fetihaynı fetih olsa da bir zalim elinde işgal ve zulme, adil birinde........

© Habername