Halkın iradesine saygı duyun
Bir toplumun adalet anlayışı, o toplumun vicdanıdır.
Vicdan yaralıysa, adalet susar; adalet sustuğunda ise siyaset yozlaşır.
Bugün ülkemizin siyasal iklimine baktığımızda, sessizleşen adaletin yankısını her köşede duymak mümkün.
Son dönemde, halkın özgür iradesiyle seçilmiş bazı belediye başkanlarının yolsuzluk iddialarıyla tutuklanması ya da görevden alınması, hukuk ve siyaset ilişkisinin yeniden tartışılmasına neden oldu.
Elbette hiçbir birey yasaların üstünde değildir.
Suçları varsa,cezalarını elbette çekmeliler.
Ancak hukukun siyasallaştığı, adaletin seçici bir biçimde işletildiği algısı, demokratik düzenin temellerini sarsar.
Siyaset biliminin temel ilkelerinden biri, “kuvvetler ayrılığı” ilkesidir; yürütme, yargı ve yasama organlarının bağımsızlığı, demokrasinin omurgasını oluşturur.
Bu bağımsızlık zedelendiğinde, halkın iradesi de zedelenir.
Aristoteles, “Politika, en yüce erdem olan adaleti gerçekleştirme sanatıdır." der.
Ne var ki günümüzde siyaset, çoğu zaman adaletin değil, güç arzularının aracına dönüşüyor.
Kimi zaman, iktidar hırsı, kimi zaman ideolojik körlük, siyaseti bir hizmet alanından çıkarıp, çıkar sahasına dönüştürüyor.
Oysa siyaset, topluma hizmet etme sanatıdır; bireysel çıkarların değil, kolektif iyiliğin zeminidir.
Halkın temsilcisi olan bir siyasetçinin en büyük sermayesi kendisine duyulan güven, en büyük kaybı ise........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d