Dün Firavun, bugün Başkan
“Kendini Tanrı’nın yerine koyanlar, sonunda şeytanın maskesini takar.”
- Bilinmeyen bir düşünür -
Dün Firavun, bugün Başkan. Hikâye aynı: Tanrı adına hükmetmek.
Tanrı’nın Elçileri: Tarihten Günümüze İlahî Liderlik İddiaları
Tarihin sayfaları, kendilerini Tanrı’nın yeryüzündeki gölgesi, temsilcisi ya da elçisi ilan eden liderlerle doludur. Onlar için yönetmek bir hak değil, kutsal bir görevdir. İradenin kaynağı halk değil, Tanrı’dır. Dolayısıyla ne yapsalar sorgulanamaz, eleştirilemez; çünkü onlar yalnızca “görevlidir.”
İşte en büyük yalan da burada başlar.
Çünkü her diktatör, “Allah adına” başladığı yürüyüşünü, sonunda kendi kibriyle bitirir.
Dünden Bugüne Değişmeyen Maske
Antik Mısır’da Firavunlar, hem kral hem tanrıydı. Roma’da imparatorlar tanrılaştırıldı. Orta Çağ’da Şarlman, “Kutsal Roma İmparatoru” olarak hüküm sürdü. Napolyon, Tanrı tarafından seçildiğini öne sürdü. Hitler, kendisini bir mesih gibi sundu.
Sonuç mu?
Dünya tarihinin en büyük yıkımları, bu sözde “ilahî liderlik” adına yapıldı.
Doğuda da manzara farklı değil.
Japon imparatorları, güneş tanrıçasının soyundan geldiklerine inandırıldı. Osmanlı’da bazı........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d