CHP Kurultayı: Sessizliğin Gücü mü, Demokrasiye Gölge mi?
Cumhuriyet Halk Partisi’nin 21. Olağanüstü Kurultayı geride kaldı. Özgür Özel, tek aday olarak girdiği kurultayda 1171 oyun tamamını alarak yeniden genel başkanlığa seçildi. İlk bakışta bu tablo, parti içinde tam bir birlik havası yarattı. Ancak detaylara inildiğinde bu "birlik" görüntüsünün arka planında tartışmaya açık noktalar da dikkat çekiyor.
Kurultaya toplam 1276 delege davet edildi. Ancak kullanılan 1171 oyun dışında kalan 105 oyun geçersiz sayılması, üzerinde düşünülmesi gereken bir konudur. Bu oylar sadece teknik nedenlerle mi geçersiz sayıldı, yoksa bazı delegeler bu şekilde bir mesaj mı verdi? Her oy bir söz ise, bu geçersiz oylar da partinin iç dengelerine dair bir sessiz eleştirinin yansıması olabilir.
Kurultayda bir diğer dikkat çekici sonuç ise, Özgür Özel’in sunduğu anahtar listenin eksiksiz bir biçimde kabul görmesiydi. Bu durum, parti içinde liderliğine duyulan güveni net bir şekilde ortaya koymakla birlikte, aynı zamanda parti içi muhalefetin, itiraz eden ya da farklı isimleri ön plana çıkarma iradesinin zayıfladığını da göstermektedir. Anahtar listenin tek bir fire bile vermeden geçmesi, kuşkusuz başarılı bir siyasi organizasyonun ürünü olabilir; ancak bu, aynı zamanda partinin karar alma süreçlerinde çok sesliliğin ne ölçüde var olduğuna dair yeni sorular doğurur. Liste demokrasisi değil, liderlik sadakati ön planda olduğunda, karar mekanizmalarının niteliği de zamanla tartışmalı hale gelir.
Kurultay salonunda yaşanan bir diğer önemli gelişme ise, Beyhan Şimşek’in adaylık sürecinde yaşandı. Dakikalarla ölçülen bir gecikme nedeniyle adaylık başvurusunun alınmaması, teknik olarak doğru olabilir. Ancak........
© Habererk
