menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ağlatan kafe

16 10
25.05.2025

1700’lerin ikinci yarısı Kafkaslar için sonu gelmez acıların başlangıcı oldu.

Sıcak denizlere ulaşma ve burada kalıcı olma hayali ile güneye yönelen Ruslar, bu coğrafyaya ölüm ve gözyaşı getirdiler.

Kabardeyler, Şapsığlar, Abzehler, Natuhaylar, Hatukaylar, Ubıhlar...

Bölgenin kadim sahibi olan Çerkez boyları, bu amansız saldırılar karşısında bir tercihle karşı karşıya kaldılar. Ya, Rus gücüne boyun eğecek ya da mücadele edeceklerdi. Rus gücüne boyun eğmek, Rus ve Kazak nüfusun bölgeye yerleştirilmesine razı gelmek, İslâm’dan çıkıp Ortodoksluğa geçmek, asimile olup esaret altına girmek demekti.
Kendi boyları arasındaki ilişkilerde bile bağımsız olan Çerkezlerden bu tercihi beklemek teklifi yapanlar bile inanılmaz olurdu.

Kartal yuvasını andıran yalçın dağları, coşkun nehirleri ve hürriyet bahşeden uçsuz bucaksız ufuklarıyla masal diyarını andıran bir coğrafyanın kimlik ve kişilik verdiği özgür ruhlu bu insanların, kavgadan ve direnişten başka seçenekleri yoktu.
Öyle yaptılar.

Aradaki muazzam güç farkına ve jenosite varan acımasız yöntemlere rağmen, bir buçuk asır süreyle dünya tarihinin en onurlu direnişine durdular.

...............

Rusların Kafkasya’ya doğrudan ilk saldırısı 1711’de Çar I. Petro zamanında oldu. Astrahan Valisi Araksin idaresindeki 30 bin kişilik Rus ordusu, önüne çıkan her köyü yakarak Karadeniz’deki Kuban Limanına ilerledi. Modern silahlardan mahrum Çerkezler 7 bin atlıyla bu orduyu durdurmaya çalıştılarsa da başaramadılar. Kayıtlara göre bu saldırıda kadın-erkek 40 bin civarında sivil katledildi.

1761 yılında tahta çıkan II. Katerina, yağma saldırıları ile yetinmeyip kalıcı harekatlara girişti. Kafkasları boydan boya kat eden bir istihkâm hattının inşasına başladı. Çerkezlerin ilk örgütlü direnişi de bu esnada oldu. Dağıstanlı Şeyh Mansur, Dağıstan ve Çeçenistan’ın bütününü etkisi altına alacak olan Müridizm Hareketiyle Rus ordularına ağır darbeler indirdi.

Bu yıllarda başlayan Osmanlı-Rus Savaşı kötü bitti. 1774’te imzalanan Küçük Kaynarca Antlaşmasıyla Kırım, Osmanlı idaresinden çıkarak bağımsız hale geldi. Bu durum, Kafkaslardaki mücadelenin de kırılma noktasıydı. Kırım, kısa zaman içinde Rusya tarafından işgal edilecek, Kafkasya’ya yönelik saldırılar için yeni bir cephe açılmış olacaktı.

İlk direniş örgütlenmesinin lideri Şeyh Mansur’un Ruslar tarafından esir alınması bu dönemde oldu. Peterburg’a götürülen Şeyh Mansur,........

© Haber7