Devlet, gelenek gelecek, sorumluluk
Geçtiğimiz günlerde, askerlikten emekli olduktan sonra siyasete dâhil olan bir zat, Terörsüz Türkiye sürecine yönelik “düşüncelerini” küfür, hakaret, kin ve nefret duyguları içinde ve son derece kişiselleştirerek, hedef göstererek “ifade ettiği” için tutuklandı.
Bu kişiye yönelik olarak bazı siyasi kimlikli kişiler, konuyu odağından çıkararak “vatan için savaştı, tutuklandı…” gibi bir izah tarzı içine girdiler…
Mevzu gayet açık, geçmişte üniforma giymiş, görevini yapmış bir subayın görev dönemi ile ilgili bir soruşturma, buna bağlı bir dava ve tutuklama yok. Konu, üniformasını çıkaralı yıllar olmuş, siyaset yapan, bir partiye üye olan kişinin derdini, meramını kin ile, nefret ile, hakaret ile, küfür ile, şiddet ile dile getirmeye çalışmasıdır… Yani emekli birinin kanunlarla suç olarak tanımlanmış bazı eylem ve söylemler içine girmesidir. Kişinin geçmiş hizmetlerine bakıp bu gün işlediği suçları görmezden gelecek bir adalet ve yargı sistemi dünyada yoktur, olamaz da…
Bu bağlamda unutulmamalıdır ki, devlet, yalnızca hukuki düzenin veya idari yapıların bir toplamı değil, aynı zamanda tarihsel bir belleğin, kurumsal bir sürekliliğin ve toplumsal meşruiyetin cisimleşmiş halidir.
Keza “devlet geleneği”, belli bir tarihsel dönemi aşan, krizler karşısında esneklik gösteren, fakat aynı zamanda süreklilik sağlayan bir değerler ve davranış biçimleri bütünü olarak kavranmalıdır.
Sivil bürokrasiden orduya, polise, diplomasiden, üniversiteye, yargıya kadar uzanan geniş bir yelpazede, kamu görevlileri yalnızca teknik görev icra eden aktörler değil, aynı zamanda devletin simgesel taşıyıcılarıdır.
Görev süreleri boyunca edindikleri yetki, ifa ettikleri görev, üstlendikleri sorumluluk toplumun onlara yüklediği bir emanettir. Bu emanetin ahlaki yönü, görev süresinin ötesinde, emeklilik sonrasında da devam eder.
Siyaset kurumu da, toplumun tüm kesimlerinden olduğu gibi engin deneyimi, bilgi ve birikimleri nedeniyle kamu görevleri üstlenmiş kişilerden de yararlanmak ister ve bünyesinden bu kişilere bazen çalışırken bazen de emekli iken alan açar. Bu hal büyük bir zenginliktir…
Ancak günümüzde, görevden ayrıldıktan sonra siyasete dâhil olan, kamuya açık biçimde sert, kırıcı ve zaman zaman kurumların itibarını aşındırıcı, hatta daha ötesi küfür, hakaret, iftira ve isnat içeren söylemler........
© Haber7
