Oyunlardan kapalı forumlara dijital endüstrinin karanlık yüzü
Ekranın arkasındaki endüstrisi devasa boyutlara ulaştı. Kendisiyle beraber neleri büyüttüğüne de yavaş yavaş tanık olmaya başladık. Yaklaşık 165 milyar dolara ve 3.2 milyar oyuncuya karşılık geliyor. Bu sadece eğlence değil. Dilini, ritmini, değerler sistemini kendi içinde üreten bir ekosistem. Kısacası “oyun” dediğimiz şey, bir nesli yalnızca oyalamıyor. Örgütlü bir kültür inşa ediyor. Şu anda çocukları ve gençleri örümcek ağı gibi sarmış durumda. Anneler-babalar, gözlerinizi ekrandan ayırmayın!
Her yaştan oyun kullanıcısı bulunsa da müdavimlerinin çoğu, çocuklar ve gençler. Ancak oyunların bu kesim üzerindeki manipüle edici etkilerine dair çok az şey biliyoruz. Dondurma reklamlarının çocukların dondurma tüketimine etkisini didikleyen akademi, şiddetin ve düşmanlığın nasıl “oyun mekaniğine” gömülerek normalleştirildiğini görmezden geliyor.
Bu tür oyunlardaki temel ayartıcı unsur şiddet. Şiddet içermeyen popüler bir oyun neredeyse yok. Özellikle FPS (first person shooter / birinci şahıs nişancı) olarak adlandırılan oyunlar, kullanıcıların çeşitli silahlarla kendi karakterleri dışında diğer karakterlerle savaştığı oyunları niteliyor. Bu tarzdaki savaş oyunları, en çok oynanan oyunlar listesinde önemli bir yere sahip.
Bu oyunlarda sürekli olarak bir hikâye var ve bu hikâye kurgusu üzerinden bir savaş yürütülüyor. Hikâyeler yabancı değil. Çoğunlukla ABD, İngiltere ve Fransa gibi devletlerin özel askeri kuvvetlerinin Rus, Çinli ve Arap teröristlerle savaşmasını ele alıyor.........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein