menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Türkiye'de

13 16
05.04.2025

Bu köşede “Aile Yılı’nın Başarısı İçin ‘Ev Kadını Değil Evinin Kadını’ Olmak” başlıklı yazımızın son cümlesinde “Aile Yılı’nın başarısı için ‘evinin erkeği’ olan dengeli erkek olmak da lazım! Bu ise, başlı başına başka bir yazı konusu…” şeklinde bir ifade kullanmıştık. Buna istinaden Türkiye’de “baba sorunu” olduğunu da ortaya koyalım.

“Baba” Çok Yönlü Bir Kavram

Malum olduğu üzere “baba” derken, doğal olarak ilk akla gelen biyolojik baba yani “çocuk sahibi olan kişi” olsa da bu anlamı besleyen başka yan/mecaz anlamlar da var.

Mesela “baba adam” deyimi, genellikle saygı duyulan, olgun, ağırbaşlı, karakterli, sözünün eri ve güvenilir olanlar için kullanılıyor. Tecrübeli, hayatta çok şey görmüş, geçirmiş biri söz konusu. “Ne baba adammış meğer…” gibi. Bu anlamda saygı duyulan, otoriter veya koruyucu kişiler için de “baba” kelimesi kullanılabiliyor. Örneğin, bir mahallede herkesin birine “baba” demesi, biraz da o kişinin herkese yardım etmesi ile ilgili.

“Baba” kelimesi, çok büyük, güçlü veya etkileyici şeyler için de kullanılabiliyor. “Baba bir projeye imza attılar, tüm dünya konuşuyor” gibi.

“Baba” kelimesi, arkadaşlar arasında bazen samimi bir hitap şekli olarak da kullanılabiliyor. “Baba, bu işi sen çözersin, güveniyorum sana!” gibi. Buraya samimi ve hafif şaka içeren “kanka” veya hafif “meydan okuma” anlamlarında bir hitap şekli olarak “hey babalık” da eklenebilir.

“Mafya babası” şeklinde de........

© Haber7