“Büyük Savaş” öncesi toplumsal cephe ekonomik ve sosyal politikalar ile güçlendirilmeli
Savaş istemek makul olmasa da muhtemel savaş(lar)a her açıdan hazır olmak şart. Son dönemlerde yapılan açıklamalara bakıldığında büyük savaşın (daha doğrusu Üçüncü Dünya Savaşı’nın) çok uzak olmadığı görülüyor.
Açıkça “büyük savaş” vurgusunu ilk defa Ukrayna-Rusya savaşı ile ortaya çıkan gerilimi değerlendirirken “Üçüncü Dünya Savaşı’ndan söz edemem ama büyük bir çatışmadan söz ediyorum” şeklindeki beyanıyla Sırbistan Cumhurbaşkanı yapmıştı. Akabinde, Almanya Dışişleri Bakanı da (İsrail barbarlığı nedeniyle) yaşanan gerilimlere atıfla “topyekûn savaş riski her geçen gün artıyor.” demecini vermişti.
Avrupa’da büyük savaş veya dünya savaşı bağlamında söylemler daha açık konuşulmaya devam ederken, ABD üzerinden de benzer açıklamalar görmek mümkün. Trump’ın “biz Üçüncü Dünya Savaşı’na herkesin hayal edemeyeceği kadar yakınız” ve “Ukrayna’da olup bitenlere bir bakın, Üçüncü Dünya Savaşı çıkacak” gibi açıklamaları bulunuyor.
Türkiye’den de resmi kişi ve kaynaklardan beyanlar var. İlk açık uyarı “Üçüncü Dünya Savaşı konusunu ciddiye alıyoruz, böyle bir risk var” şeklinde Dışişleri Bakanı’ndan gelmişti. Dışişleri Bakanı’nın açıklamalarını netleştirir nitelikte de Milli Savunma Bakanlığı’ndan “Üçüncü Dünya Savaşı gibi karanlık bir tabloyu başta ülkemiz olmak üzere kimse istemez, ama ordumuzun da her türlü senaryoya hazır olduğunu belirtmek gerekir” beyanı ortaya kondu.
Ukrayna’da olup bitenler, İsrail’in Gazze, Lübnan, Suriye ve en son olarak İran üzerinden geliştirdiği her türlü savaş sahneleri, Avrupa, ABD ve Türkiye’den gelen resmi açıklamaların zaten somut görünümleri. ABD-İsrail........
© Haber7
visit website