Kıbrıs bizim neyimiz olur?
Ne zaman, “Mağusa limanı limandır liman” türküsünü duysak, hepimizin dikkati bir anda Kıbrıs’a çevrilir. “Ağaçlar Kalem Olsa”, “Feslikan”, “Kıbrıs Gelini”, “Sabahın Vahtında”, “Vapurum Üç Borulu”, “Dillirga” veya “Çıktım Beşparmak Dağına” türkülerini işittiğimizde de aynı duygularla hüzünlenir veya coşarız.
Çünkü Kıbrıs bizim öteki yarımızdır.
Piyale Paşa ve Lala Mustafa Paşa komutasında 2 Temmuz 1570’de başlayan ve 4 Ağustos 1571’de Venedikli Mağusa Kale Komutanı Bragadino’dan diz çökmesiyle ‘Türk Yurdu’na dönüşen Kıbrıs, Turan coğrafyasının da Akdeniz’deki ileri karakoludur; olmalıdır…
Sadece siyasî ve askerî açıdan değil, Kıbrıs (hatta Girit), bir medeniyet taşıyıcısı olarak da Türk’tür ve hayatî önemdedir.
***
Geç kurumsallaşmış olsa da bir ‘Kıbrıs Türk Edebiyatı’ tarihinden söz edebiliriz. 1836-1895 yılları arasında Tanzimat dönemi edebiyat akımları ile mevzi kazanan ve 1923’e kadar başarılı örnekler veren ada yazını, 1955’e kadar İngiliz baskısı, kargaşa ve kaos ikliminde biraz gerilemiş olsa da her zaman varlığını hissettirmiştir.
Bu tarihler arasında 14 edebiyat dergisinin çıktığını da kayıtlara geçelim… Millî edebiyat damarının önemli temsilcilerinden Nazif Süleyman Ebeoğlu, Urkiye Mine Balman, Pembe Marmara, Osman Türkay sadece ‘edebiyat’ yapmamış, Kıbrıs’ın Türk kimliğine da sahip çıkmışlardır. Ardılları Özker Yaşın, Ahmet C. Gazioğlu, Salahi R. Sonyel, Fadıl N. Korkut, Hikmet Afif Mopolar, Nazım Ali, Kutlu Adalı, Bekir Kara, Eşref Çetinel, İsmet Kotak ve Numan Ali Levent ise hikâyeleriyle tanınırlar. 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı'ndan sonra ise -bazıları........





















Toi Staff
Gideon Levy
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein