Akıl tutulmasından çıkmaz sokağa bir siyasi tıkanma klasiği
Olağanüstü günlerden geçiyoruz.
Cumhuriyet tarihinin görülmemiş zorbalıklarıyla karşı karşıyayız. Bir meselenin doğru ve yanlışlığına hüküm vermek üzere yetişmiş yargı mensupları akla hayale gelmeyen yollarla mahkûm edilmeye çalışılırken yakın tarihimizin en büyük soygunlarından birini yapmakla suçlanan birtakım zanlılar koruma kalkanı altına alınıyor.
Ne büyük bir akıl tutulması bu.
Üstelik bunun için kanı deli-dolu akan gençler kullanılıyor. Onların tertemiz duyguları istismar ediliyor. Bu meselede bugüne kadar görülmemiş türden mahalle baskıları yapılıyor. Dışlama ve ötekileştirmenin bütün tonları acımasızca uygulanıyor.
Okumaya ve alanında kendini en iyi şekilde yetiştirmeye yönlendirilmesi gereken öğrencileri sokağa sürmek, çıkmaz sokak sendromuna tutulmaktan başka nedir ki?
Al birini vur ötekine. Bütün bunlar yetmemiş olacak ki yerli ve milli mallara boykot çağrısı yapılıyor. Nefret ve ayrımcılıkta sınır tanınmıyor. Güzel Anadolu’muzun insanları bu yolla kin ve düşmanlığa tahrik ediliyor. Üstelik bu çağrıya uymayanlar bir bir fişleniyor. Bununla da yetinilmiyor, boykot çağrıları yeşil sahalara kadar uzanıyor, oradan televizyon ekranlarına sıçrıyor, sonrasında alış-veriş merkezlerini kapsama alanına dahil ediyor. Sonrasında ise ver elini şiddet…
Böyle akıldışı bir çağrıyı kim, hangi saikle yapar?
Oldu olacak her eve, işletmeye, taksiye, markete ve hatta insanların alnına siyasi görüşünü belirten bir tabela asmayı........
© Haber7
