Sezai Karakoç'un heykelini dikmek!
Kendisini “dirilişçi” olarak tanımlayan genç bir şair arkadaşım aradı. “Duydunuz mu? Sezai Karakoç’un heykelini yapmışlar” dedi. Öfkesinden sesi titriyor, bu konuda bir basın açıklaması yapmamızı istiyordu.
Konudan haberim olmadığını CHP’lilerin neden böyle bir işe giriştiğini anlamadığımı söyledim. Heykel deyince aklıma hemen o kesim geldi. Çünkü Türkiye’de en uzman oldukları alan heykelcilikti.
Arkadaşım gülerek yok abi onlar değil bizimkiler yapmış, dedi. Şaşkınlığım bir kat daha arttı. Çünkü bizimkiler diyebileceğimiz kişilerin üstadın heykelini yapmak gibi bir gaflete düşmeleri kabul edilebilir bir durum değildi.
Sezai Karakoç’u tanıyan seven okuyan binlerce insana üstad hakkında neler yapılmalıdır diye sorulsa heykeli dikilmelidir diyen bir kişi bile çıkmaz. Bu nasıl akıl tutulmasıdır anlamak mümkün değil.
Her millete nasip olmayacak bir hazineyi hovardaca tüketmenin vebali ağır olur. Geride yüzyıllarımızı aydınlatacak derinlikli bir külliyet bırakan düşünce adamını magazinel bir şekilde anmak en sonunda da heykelini dikmek mirasyedilikten başka bir şey değildir.
YAPILMASI GEREKENLER
Diriliş mimarının daha iyi anlaşılması ve yol açıcı fikirlerinin yeni nesillere taşınması konusunda yapılması gerekenler konusunda henüz bir adım atılmadı.
Birbirinin benzeri ve tekrarı olan sempozyumlardan başka bir şey yapılmadı. Koparışlara maruz bırakılan büyük kırılmalar yaşayan İslam milletine yeniden bir medeniyet perspektifi sunan üstattan istifade etmek noktasında ortada esaslı bir çalışma yok.
Hâlâ bir üniversitemizde kürsü kurulmadı, adına bir enstitü açılmadı.
Yapılması gerekenleri yapmayıp yapılmaması gerekenleri yapmak coğrafyamıza has bir hastalık olsa gerek.
Ömrünü büyük........
© Haber7
