menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

En iyi yazar ölü yazar mıdır?

10 2
21.02.2025

Kültür tarihine baktığımızda fikir ve değer üreten insanların yaşarken genelde takdir edilmediklerini görürüz.

İçinden çıktıkları topluma değer katan şair ve yazarların hayattayken kıymetlerinin bilinmediğine dair sayısız örnek var. Hatıratlar ince sitemlerle dolu.

Bugün isimleri efsane gibi anılan eserleri klasikler arasına giren çok sayıda yazarın değeri ölümünden sonra anlaşılmış.

Büyük şairimiz Bakî bile ‘’Kadrini seng-i musallâda bilip ey Bâkî/ Durup el bağlayalar karşına yârân saf saf’’’ demek zorunda kalmış.

Yaşarken kadri bilinmeyenlerin öldükten sonra mübalağaya varan övgülerle anılması her dönemde görülmüş.

Bu hususu Ferit Kam meşhur şiirinde muhteşem şekilde özetlemiş.

"Sağlığında nice ehli hünerin,
Bir tutam tuz bile yoktur aşına.
Öldürüp evvel onu açlıktan,
Sonra bir türbe dikerler başına"

Bu şiirin hikayesi de manası kadar acıdır.

Edebiyatımızın kudretli şairlerinden Süleyman Nazif’in hayattayken hak ettiği değeri bulamamasına Ferid Kam çok içerler.

Yokluk ve yoksulluk içinde yaşayan büyük vatansever vefat edince cebinden birkaç kuruş çıkar. Cenaze masrafları Türk Tayyare Cemiyeti’nce karşılanır.

Daha sonra Süleyman Nazif için belediye tarafından bir mezar taşı yaptırılacağını öğrenen Ferid Kam bu şiirle duruma isyan eder.

YAŞAYAN YAZARLARA KİM SAHİP ÇIKACAK?

Kıymetli insanların kadrini hayatlarındayken bilmemiz gerekir. Bu konuda karnemiz pek parlak değil. Türk milletine ömrü boyunca hizmet etmiş eser ve emek vermiş nice büyük şahsiyetin sitemine bizzat şahitlik ettim.

Ameliyat parasını ödeyemeyen kirasını yatıramayan huzur evine çıkmak isteyip huzurevinde yer bulamayan çok sayıda yazarın acı hikayesi bizde sır olarak duruyor.

Onlar adına müracaat ettiğimiz kapılardan çoğu zaman olumsuz cevaplarla döndük. Ehl-i hünerin kadrini bilmek........

© Haber7