menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Suriye’nin güneyinde neler oluyor?

14 0
27.02.2025

İsrail’in, Suriye’nin güneyindeki kaos planı ve Dürzi faktörü

Suriye’nin güneyinde, İsrail’in saldırıları ve ihlalleriyle paralel şekilde Dürzilerin yaşadığı bölgelerde dikkat çekici gelişmeler yaşanıyor. Dürzi toplumu içindeki bölünme ve İsrail’in bu sürece doğrudan müdahil olması, bölgedeki istikrarı ve güvenliği etkileyebilecek yeni bir sürecin başlangıcı olabilir.

Dürziler Kimlerdir?

Dürziler, 11. yüzyılda Şiiliğin İsmaili kolundan ayrılan ve ezoterik (içine kapalı, kendisine has) unsurlar içeren inanç sistemine sahip bir topluluktur. Suriye, Lübnan, işgal altındaki Filistin (İsrail) ve Ürdün’de yaşayan Dürziler, kendilerini ayrı bir dini ve etnik topluluk olarak görmektedir. Kapalı bir yapıya sahip olan bu topluluk, inançlarını dışa kapalı bir şekilde yaşamaktadır.

İsrail ve Dürziler

1948’de İsrail’in Filistin topraklarını işgal etmesinin ardından, İsrail ile Dürzi toplumu arasında özel bir ilişki gelişti. 1956'da Dürzi erkekler için zorunlu askerlik hizmeti getirildi ve bu topluluk, İsrail ordusunda diğer Araplardan farklı bir statüye sahip oldu. Günümüzde İsrail ordusunda birçok Dürzi, muharip birlikler de dahil olmak üzere çeşitli kademelerde görev yapmaktadır. Dürzilerin İsrail siyasetindeki ve ordusundaki konumu, İsrail toplumuna entegrasyon çabalarının bir yansımasıdır.

Ancak son yıllarda, İsrail’in Dürzilere yönelik ayrımcı politikalarına karşı tepki gösteren bazı Dürziler, zorunlu askerliğe karşı çıkmaya başladı. Buna rağmen, İsrail ordusunda yer alan Dürzi askerlerin 7 Ekim sonrası Gazze’ye yönelik başlatılan soykırım savaşına katıldığı bilinen bir gerçektir.

Suriye üzerine planlar

2011’de başlayan Suriye devrimi birçok aşamadan geçerek zafere ulaştı ve Baas rejimi yıkıldı. Devrim sürecinde, Suriye’nin bölünmesine yönelik çeşitli senaryolar gündeme geldi. Özellikle devrimci grupların ve devrik rejimin zayıfladığı, dış müdahalelerin sahayı domine ettiği dönemlerde Suriye’nin parçalanması yönünde planlar ortaya atıldı.

Doğuda ABD destekli PKK-YPG devleti, sahil bölgesinde Nusayri (Alevi) devleti, güneyde Dürzi devleti, Halep-İdlib çevresinde ise Sünni devleti gibi senaryolar yazıldı, çizildi. Ancak Esed rejiminin devrilmesi ve Suriye’nin yeni yönetiminin toplumsal birliği ile toprak bütünlüğünü sağlama adına ortaya koyduğu strateji, tüm bu planları işlevsiz kıldı.

İsrail’in Dürzi kartını kullanma stratejisi

Suriye’de Esed rejiminin yıkılması ve yeni yönetimin şekillenmesi sürecinde ortaya çıkan boşluğu fırsata çevirmek isteyen İsrail, Suriye ordusuna ait askeri noktalara hava saldırıları düzenledi. 1974 mutabakatı ile silahsızlandırılan tampon bölge ve çevresinde ihlaller gerçekleştiren İsrail, bir yandan saldırılarını sürdürürken diğer yandan Dürzi kartını devreye sokarak bölgedeki istikrarsızlığı derinleştirme stratejisi geliştirdi.

Bu strateji çerçevesinde işgal ordusu son günlerde, Dera ve Kuneytıra kırsalında, özellikle tampon bölge ve çevresinde ihlallerini ve Suriye’ye yönelik hava saldırılarını yoğunlaştırdı. Bölgenin en stratejik noktalarından biri olan Şeyh Dağı’na konuşlanan İsrail ordusu, böylece sahadaki kontrolünü pekiştirdi. Bu gelişmelere paralel olarak, Dürzi toplumu içinde merkezi yönetime karşı hamleler ivme........

© Haber Vakti