Kiralık günah yiyiciler ve merhametin reddi…
“Ateş! Uzak dur! Evde değilim…”
İnsanlığın kültür tarihinde işlenen günahlara karşı yakılma korkusu köklüdür.
Kötülük yapanın ruhu öte dünyada ateşler içinde yanacaktır.
Günahın neden olduğu bu acıdan kurtulmak için ilkel insanlar birçok yöntem geliştirmişlerdir.
Bunlardan en bilineni, kötülüğü kovma törenleridir. Kötülükler bir kurbana yüklenir ve o kurban, hakaret edilerek köyden kovulur.
Bazı törenlerde bir insan elinde meşale kötülük kılığına girer ve kötünün kapısına dayanır. İçerideki bağırır: “Ateş uzak dur! Evde değilim!”
Meşaleyle donatılmış, kötülükle simgeleşmiş kişi, köylülerin ortak tepkileri ile köyün dışına kadar sürülür ve kötülük köyden atılmış olur.
Bu törenin yetersiz olduğu kabilelerde daha farklı uygulamalar vardır:
Bir de ateşe başka adres verme ya da ateşin yakacağı kurbanları kiralama töresi vardır.
Günah işleyen, günahının ağırlığını kaldıramaz… Ceza korkusu hayatını cehenneme çevirir. Alt tabakadan, ekonomik olarak güçsüz biri ile anlaşır… Bu zavallı günah yüklenici, günahkâr........
© Haber Gündemim
