Kültürel ve toplumsal yozlaşma, modern dünyada giderek daha fazla dikkat çeken bir olgu halini almaktadır. Bu kavram, bir toplumun sahip olduğu değerlerin, normların ve kimliğin zamanla aşınması veya bozulması sürecini ifade etmektedir. Bu süreç, toplumun temel yapı taşlarını zayıflatırken, bireyler arasındaki sosyal bağları da kopararak, Türkiye özelinde ve küresel ölçekte hızlı modernleşme, teknolojik gelişmeler ve küreselleşmenin etkisiyle daha da belirgin hale gelmektedir. Büyük ölçekde düşündüğümüzde kültürel yozlaşmanın temel nedenleri arasında küreselleşme, sosyal medya , tüketim kültürü gibi konular temel sebeplerden sayılmaktadır.

Küreselleşme, farklı kültürlerin birbirine temas etmesini sağlarken, aynı zamanda baskın kültürlerin diğerlerini eritmesine de yol açmaktadır. Özellikle Batı kültürünün etkisiyle, yerel değerler ve gelenekler zamanla unutulmakta veya önemsizleşmektedir. Bu durum, toplumların kendi kimliklerini kaybetmesine neden olmaktadır.Teknolojinin hızla gelişmesi ve sosyal medyanın yaygınlaşması, kültürel yozlaşmayı hızlandıran önemli faktörlerdendir. Sosyal medya, yabancı kültürlerin değerlerini hızla yayarken, yerel kültürleri marjinalleştirmektedir. Ayrıca, sosyal medyadaki "popüler kültür" anlayışı, bireyleri tüketim odaklı ve yüzeysel bir yaşam tarzına itmektedir. Eğitim sisteminin kültürel değerleri aktarmada yetersiz kalması, genç nesillerin kendi köklerinden uzaklaşmasına neden olmaktadır. Tarih, edebiyat ve sanat gibi alanların ihmal edilmesi, toplumun kültürel hafızasının zayıflamasına yol açmaktadır. Modern dünyada tüketim kültürü, insanları maddi değerlere odaklanmaya teşvik etmektedir. Bu durum, manevi ve kültürel değerlerin ikinci plana atılmasına neden olmaktadır. Bireyler, statü ve lüks tüketim peşinde koşarken, toplumsal dayanışma ve paylaşım gibi değerlerden uzaklaşmakta , bu durum ise toplumun temel değerlerinin aşınmasına neden olmaktadır. Aile bağları, komşuluk ilişkileri ve dayanışma gibi geleneksel değerler zayıflamakta ve bu durum,........

© Günışığı Gazetesi