Türkiye bu yıl da ateş hattında.

Ülkenin doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine her yer cehennem gibi.

Ormanların biri sönmeden diğeri yanıyor, yanan ormanları söndürmek günleri alıyor.

Cayır cayır yanan ormanlar ile alakalı vatandaş çaresiz.

Yangınlara kimi yerlerde sebep olarak piknikçiler gösterilirken, kimi ormanların vatandaş tarafından ormanlık alanlara bilinçsizce atılan cam şişelerden kaynaklandığı ileri sürülüyor.

Bazı iddialar da var ki yenilir yutulur cinsten değil.

Sözde yanan ormanlık alanların neredeyse tümüne maden ruhsatları verilmiş.

Bu iddialara inanmasak da gözlerini para hırsı bürüyen birkaç zağarın böyle bir vahşete kalkışabileceğini yabana atmak gelmiyor içimizden.

Bir de sabotaj ihtimalleri var diyecektim ki; klavyenin başına geçtiğimde bunun ihtimal olmadığını gerçek olduğunu basına düşen haberlerden öğrendik.

Kanı ve sütü bozuk bir yaratığın benzinlikten aldığı 5 litrelik bir bidonla benzin döküp yaktığını itiraf etmesi kanımızı dondurdu.

Yasalar elbette ki bu kansız, sütü bozuk tek hücreli amipin cezasını verecektir ama yaptığı vahşeti itiraf ederek binlerce ağaç ve içerisinde binlerce yaşayan canlıyı yakan bu iti o alevlerin içine atıp yaktıklarıyla yakarak neden cezalandırmazlar ki…

Aslında o alevler karşısında çaresizlikten yüreği yanan insanlara bir fırsat verseler o et kokusu ta Elazığ’da bizim burnumuza kadar gelecek ama fırsat verilmiyor işte.

Yine tıkayacakları inde yine tüyü bitmemiş........

© Günışığı Gazetesi