ATATÜRK’Ü TANIMAK VE ANMAK
Milletlerin aslı hasletlerinden biri ve başlıca olanı; inançlı olmak ve inandığı dinin ve mensubu bulunduğu milletin milli ve manevi hassasiyeti gereği değerlerini tanımak ve bilmek olmakla beraber zamanı geldikçe yerli yerinde anmaktır.
Bu noktada millet olarak, tüm unsurlarıyla asırlardır kardeşçe bir arada yaşamış ve yaşamakta olan Biz Aziz Türk Milleti’ nin üzerine yoktur.
Ha! Başka milletlerde bu hassasiyet yok mu?
Var elbet.
Olmaz mı?
Ancak, Biz Aziz Türk Milleti kadar değil. Bazen menfaat ve çıkar gereği bu ve gibi hassasiyette görünenler var olsa da.
Millet olarak bir gerçeğimiz inkar götürmez. Bizde, milli ve manevi değerlere koşulsuz bağlı olanların sayısının kat be kat fazla olduğu gerçeği.
Bizde, hemen her günün, her ayın ve her yılın ayrı bir değeri vardır. Söz konusu iz bırakan değerlerin, zamanı geldiğince yerli yerinde andığımız değerlerin kazandırdığı kazanımları, yani büyük mücadeleler vererek elde ettikleri kazanım olan İstanbul’ un Fethi- Çanakkale Zaferi ve gibi daha nice kazanımları ve sahiplerini yeri ve zamanı geldiğinde andığımız gibi.
Yakın zamanda 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ve 10 Kasım Anma günü’ nü andığımız günler gibi..
Öyle veya böyle ecdadımız olarak kabul edip andığımız Osmanlı döneminde elde edilen kazanımların bugünlere kadar gelmesini sağlayanlar kadar vatanı bütün olmaktan çıkaracak kadar acziyette bulunanlar sebebiyle ülkenin elden gidişini görmüş bulunan büyük insanlardan, büyük dehalardan, ileri görüşlülüğü ve devlet adamlığı tartışılmaz biri olan,
Merhum Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ ün kazanımlarından biri 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ile kazanımları sonrası Hak’ ka yürüyüşü, yani vefatı nedeniyle kendilerine verilen büyük değer münasebeti ile ön görülen 10 Kasım anma günüdür.
Anma günleri genel olduğu gibi devletine ve milletine kazanım sağlayan değerler adına yayın hayatına kazandırılan eserlerin tanıtımı amaçlı anmalarda yaşanmakta.
Tıpkı; Elazığ Türk Ocağı Başkanlığınca ölümünün 87. yıldönümü münasebetiyle Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucusu O büyük insan, O büyük devlet adamı merhum Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ ü Bozkurt’un İzinde başlığıyla yayın hayatına kazandırılan eserin tanıtımı ve O büyük değeri Anlamak ve Anmak adlı konferansın tertiplenmesi gibi.
Konferansın konuğu Araştırmacı-yazar ve senarist Mustafa Çevik Bey idi. Değerli şahsiyetlerin katılım sağladığı söz konusu konferans; hem O büyük insan ve şahsına munhasır devlet adamı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anlamak ve anmak başlığı ile değerlendirmek,
Hem de konferans sonrasında adına yayın hayatına kazandırılan Bozkurt’un İzinde başlıklı eserin imza gününü gerçekleştirmek oldu.
Konferans alışık olduğumuz tarzda hazırlanmış olan metinden okunarak verildi. Anlatılanın birçoğu bilinen idi. Ancak farklı olan eserin adına uygun asırlar öncesi Türk Tarihi ince ince işlenerek Türklük olmakla beraber merhum büyüğümüzün hayatının ve devlet adamlığı icraatının bu çizgide,
Yani bu günün bazı siyasetçilerinin sahiplendiği ama uygulamalarının zayıf olmaktan öte gerçek manada uygulamaya sokamadıkları Altı Ok ilkesinden hareketle devam ettiğini ve başarısının da bu yol ve........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein
John Nosta
Joshua Schultheis
Rachel Marsden