HATAYI KABUL ETMENİN ERDEMLİLİĞİ
Bu cümlenin, ülkemizde hükmü yoktur maalesef. Ya hiçbir konuda doğru dürüst tedbir alınmaz, ya da tedbir alınmış gibi yapılarak 3 maymun oynanır.
Ve tam da bu tedbirsizlik sonucu birçok kayıplar yaşanıyor. Mal kayıplarını bir yana bırakalım kaybettiğimiz canlar, can yakıcı bir halde duruyor orta yerde.
3 maymunu oynamak tarihin hiçbir döneminde bu kadar yoğun olmamıştı sanırım.
Sadece ülkemizde değil, coğrafyamız başta olmak üzere Dünya’nın birçok yerinde hem de.
Herkesin, başını kuma gömüp ıslık çalar gibi başka şeylerle meşgul olma modu.
Allah’ım o nasıl çirkin bir ruh halidir.
Sanki sussak ve başımızı kuma gömsek bizim ve sevdiklerimizin başına bir şey gelmeyecek. Yok öyle bir dünya. Yaşadığımız sürece hedefindeyiz her tür sorunun ve en önemlisi ölümün.
Bazı felaketler de bağıra bağıra geliyor. Hatta bazıları neredeyse “yahu geliyoruz haberiniz olsun” diye feryat ediyor.
Ama duyan kim, ilgilenen kim?
Mesela ülkemizin tarihi ve talihi bu durumlarla dolu.
Bağıra çağıra gelen felaketler, sonrasında yitip giden canlar, bitmek bilmeyen protestolar, sonuçlanmayan mahkemeler ve hasbelkader sonuçlansa da acıyı hafifletmeyecek sonuçlar.
Doğal afet diyebileceğimiz Bingöl, Van ve Kahramanmaraş depremlerinde hayatlarını kaybeden insanlarımızın sayısı yaklaşık 54 bin olarak geçti kayıtlara. Bunlar resmi rakamlar. Varın resmiyete girmemişleri siz hayal edin.
Son yıllarda Soma Maden faciası başta olmak üzere Karadon, Ermenek ve Amasra’da meydana gelen maden ocaklarındaki cinayet gibi kazalarda 400’e yakın canımız veda ettiler hayata.
Batı Karadeniz sel felaketinde 100’e yakın........
© Güneydoğu Ekspres
