menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Manifesto niyetine

4 0
07.01.2025

BENCE; bıçak sırtı bir süreçten geçiyoruz!

1 Ekim’de Meclis’te “uzatılan el” ile başlayan süreç; sahibinin ifadesi ile söylersek “sözden eylem safhasına geçiş” aşamasına geldi.

PKK’nın kendini lağvederek silahlarını Devlete teslim etmesi için başlatılan bu süreçte İmralı’ya gidildi, Teröristbaşının teklifi TBMM Başkanı’na ve siyasi parti liderlerine ulaştırıldı; “Müzakere ve mütareke yok” denilse de VAR gibi...

Çünkü, ilk mesajı; “süreci siyasi zemine çekecek güce ve ehliyete sahibim” oldu; yani pazarlığa hazırım diyor...

Yani, “Dağdan in ovada siyaset yap” teklifine amaçlarımdan vazgeçmedim diyor!

“Terörsüz Türkiye” inşa etmek veya “Türkiye’nin iki asırlık ağırlığından (yük/bagaj) kurtulmak” için başlatıldığı iddia edilen sürecin bir “çözüm süreci” olmadığı ısrarla vurgulanmış olsa da daha önceki akim kalmış çözüm sürecinde takip edilen yolun izlenmesi ve muhatap olarak yine terör örgütünün ve İmralı’dakinin alınmış olması kafaları çok karıştırdı.

Mesela, manifesto tekamül edecek deniliyor. Yükün manifestosunda neler var?

1806 yılındaki Babanzade Kürt isyanından bu yana biriken yükün manifestosu çıkarıldı mı?

Biz bu filmi kısa süre önce seyretmiştik(!)

Unutmadık!

2009 yılında “güzel şeyler olacak”, “Devlet kurumlarının mutabakatı var” diyerek başlatılan Açılım Süreci, Diyarbakır meydanında devletin tüm kadrosunun Barzani ile birlikte negri negri ağıtı eşliğinde Abdullah Öcalan’ın mesajını dinlemesine rağmen 2015 yılında aynı Diyarbakır sokaklarında PKK tarafından kazılan........

© Gazete Pencere