“Ortadoğululaşmak” Tehlikesi...
Bu köşede 22 Ekim 2019’dan bu yana her salı günü yazıyorum. Yaklaşık 6 yıl içinde birçok defa Suriye ve Ortadoğu konusunda ülke yöneticilerini “burası bir bataklıktır, bizi içine çekmesine müsaade etmeyelim” diye ve ‘Ortadoğululaşmak’ tehlikesi hakkında uyarmışım.
Şimdi tekrar uyarıyorum!
Tarihi bir yanlışlık yapılıyor; Ortadoğu bataklığına sürükleniyoruz.
Ortadoğu her anlamda bataklıktır; kurutmaya gücümüz yetmez, kimsenin gücü yetmez!
Burası, her anlamda günah galerisidir. Zamanın her döneminde her toplum yoldan çıkmış, Allah’ın gazabına düçar olmuştur. İlahi dinler bu coğrafyaya inmiştir. Bildiğimiz peygamberler buradaki toplumlara doğruyu göstermek için gönderilmiştir.
İhanet, bu coğrafyada yaşayan halkların karakteridir.
Bu coğrafya, tarihin bilinen ilk dönemlerinden bu yana bölge dışı güçlerin ayakları altında kalmıştır. Küresel güçler, yalan gerekçelerle bu coğrafyayı işgal etmişler, kaynaklarını sömürmüşler, farklılıklar üzerinden halkları ayrıştırarak birbirileri ile çatıştırmış, insanlık dışı katliamlar yaşatmışlardır. Dinler arası hatta aynı dinin mezhepleri arasında insanlık tarihinin en acımasız iç savaşları bu coğrafyada yaşanmıştır.
Uzun süreli savaşlar, iç savaşlar, işgaller, yoksulluk insanları/halkları şahsiyetsizleştirir. Bölge kaynaklı silahlı/terör örgütlerinin genellikle yabancı istihbarat kuruluşlarının taşeronu olmasının sebebi burada aranmalıdır; hiçbiri Kuvayı Milliye(!) olamamıştır.
Bu coğrafyanın en stratejik bölgesi Anadolu’dur; devleti, Türkiye Cumhuriyeti Devletidir. Küresel güçlerin Ortadoğululaştıramadıkları tek ülke Türkiye’dir.
Küresel güçler, Osmanlı........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Gideon Levy
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein