Sokak korkusu
Otokratik yönetimler sokaktan korkarlar. Meydanlardan da. Boykottan da.
Akape iktidarı da korkuyor sokaktan, meydandan, boykottan. Ve bu korku, sadece Gezi direnişi anılarından değil, çok daha yapısal bir endişeden kaynaklanıyor.
İktidar yıllar içinde ifade özgürlüğünü sistematik olarak kısıtlarken, insanları ister istemez bireysel itirazdan kolektif eyleme yönelttiğini fark etmiyor olabilir mi?
Türkiye’de sokak hareketlerinin yükselmesinin en temel nedenlerinden birinin kendi eliyle oluşturduğu baskı ortamı olduğunu görmüyor olabilir mi?
İktidarın RTÜK, Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, emrine giren yargı ve daha bir sürü aparatı vasıtasıyla başta sosyal medya olmak üzere birçok ortamda "aykırı" düşünceleri bastırmak için uyguladığı yasal ve idari düzenlemeler bireysel ifade kanallarını daralttı.
Sosyal medya paylaşımları nedeniyle gözaltına alınan ya da yargılanan yurttaşların sayısı her geçen gün arttı.
Gazeteler, televizyon kanalları ve hatta sanat eserleri bile sıkı denetim altında.
Eleştirmek için ağzını açtığında hainlikle suçlanan ve kolaylıkla susturulabilen birey ise kalabalıkla birlikte olduğunda sesini daha güvenle duyurabildiğini fark etti.
İnsanlar, yalnızken dile getirmekte tereddüt ettikleri........
© Gazete Pencere
