Gel ve Gör…
Yeni yıla büyük bir facia yaşamadan girmek bize yakışmazdı! Dünya tarihindeki otel yangını facialarında ilk sıralara yükseliverdik. Ölümün her türüne, facianın her türlüsüne alışmış bu topraklar, bu kez Bolu Dağlarından gelen haberle sarsıldı. Bembeyaz karlara simsiyah ateş ve duman lekesinin düşeceği yer kayak merkezi Kartalkaya idi.
Sömestr tatilinde çocuk cıvıltılarıyla dolu dağ zirvesine ölümün en berbatı; ateş yağmuru düştü. Adeta bir çıra gibi inşa edildiği ortaya çıkan otel cayır cayır yandı. Kar yorgunu çocukların üzerini alevler örttü.
Ne zaman bir yangın faciasıyla karşılaşsak; aklıma nedense Sovyet Yönetmen Elem Klimov’un ‘Gel ve Gör’ adlı filmi gelir. İkinci Dünya Savaşı yıllarını anlatan filmde; Nazilerin alev salan ateş arabalarıyla yaptıkları katliamları anlatan sahneler çok etkileyicidir.
Gel gör ki; ateş vampirinin baskın yaptığı otel distopik bir filmin kareleri gibi yanıp giderken; çoğu yönetmenin aklına gelmez iç parçalayıcı sahnelerin mekanı oluyordu.
Gel gör ki; her felaket sonrası manzara yine........
© Gazete Pencere
