Barışçıl Boykot
Satın almama, hizmet almayı tercih etmeme özgürlüğü diyerek kelimeleri lastik gibi çekmenin uzatmanın bir anlamı var mı... Boykottur, bunun adı. Üstelik en etkili sivil direniş araçlarından biri olma özelliğini yüzyıllardır korumaktadır.
İktidarın buna değdi, şuna değmedi yoluyla atadığı bakanlardan Ömer Bolat’ı her şey yolunda intibaını yaymak için ve belli ki birinin önüne kattığı dört tekerli alış-veriş arabasını marketin boş koridorlarında iteklemesini gördük. Raflarda yer alan ürünlerin göz hizasında olanlarını gelişigüzel topladı; pil, kuru maya, donmuş döner, temizlik bezi…
Azgın Azınlık
Çok da haksızlık etmemeliyim, Ömer Bolat’ı kırk yıl öncesinden tanırım. İkimiz de Avrupa Birliği (o zaman adı Avrupa Ekonomik Topluluğu) konusunda çalışan bir vakıfta görevliydik. Aşırı derecede terbiyeli, bir o kadar da iddialı bir arkadaşımızdı. Benimle yabancı dil konusunda iddialaşırdı. Onda gelecekte “iyi yerlere” geleceğinin sinyali vardı, işte bende o yoktu. Yukarıdan birilerinin demesiyle markete gittiğini ve bize “azgın azınlık” demek zorunda kaldığını(!)........
© Gazete Pencere
