Teğmenlerin kılıçları ve işçi sınıfının yumruğu
Görüntüler ilk ortaya çıktığında AKP iktidarı tarafından pek de sorun olarak görülmeyen teğmenlerin kılıçlarını kaldırarak ettikleri yemin, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin verdiği ayar ile tersine döndü ve teğmenler ordudan ihraç edildi.
Cumhur İttifakı’nda cisimleşen Türk İslâm sentezinin ve 12 Eylül’cü siyasal çizginin geçmişten geleceğe dönük yolculuğu açısından pek de çelişki olmayan bir durumdur bu.
Neden olduğunu açıklamak gerekirse, birinci yönün tarihsel olduğunu söyleyebiliriz. 12 Eylül faşist darbesi Amerikancı bir adım; ilericiliğin, devrimciliğin ve işçi sınıfı hareketinin bastırılması harekâtı ve siyasal İslamcılığın önünün sonuna kadar açılması idi. Bunun öznesinin TSK olması ise bugün gelinen noktayı anlamak açısından önem taşımaktadır. Özü itibariyle bugün teğmenlerin “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” ifadesini kullanıp, laiklik ve bağımsızlık vurguları yapmaları üzerinden ihraç edilmelerinin yolu aslında 12 Eylül Amerikancı darbesi ile açılmıştır.
İkinci yön ise günceldir. Siyasal İslâm ülkemizde yirmi yıldan uzun süredir iktidardadır. Bugün ise faşist parti ile ittifak halindedir. Dolayısıyla 12 Eylül’cü Türk İslâm sentezci iktidar ülkeyi laiklik ve bağımsızlığın tam zıddı bir çizgiye taşımıştır. Bu çizgi yüz yıllık Cumhuriyet’in yıkılması ve kemirilmesine neden olan sermaye iktidarının güncel anlamdaki tezahürüdür. Bu açıdan bugünkü karşı devrimci iktidar açısından 1923 Cumhuriyeti’ni çağrıştıran ne varsa düşman hukukuna tabi tutulmaya devam edilmektedir.
1923’te kurulan Cumhuriyet’in içine doğduğu koşulları ve kuruluş........
© Gazete Manifesto
