ÜMMET CEPHESİNDEN NE HABER?
(Siz ey inananlar,) gerçek şu ki, bu sizin ümmetiniz tek bir ümmettir: çünkü hepinizin Rabbi Benim; öyleyse (yalnızca) Bana kulluk edin! (Enbiya/92)
Evet, Ümmeti; iman nimeti ile tek bir Ümmet yapan Rabbimiz; bizi bir vücudun azaları gibi birbirimize karşı sorumlu kılmakla kardeş yapmıştır. O zaman, kardeş, kardeşini yalnız bırakmamalıydı. Onu düşmanın acımasız inaafına terk etmemeliydi. Yaptı mı peki, hayır? Çünkü Ümmet; Ümmet şuuru yerine ideolojik ulus devlet anlayışını benimsedi. İman kardeşliği yerine ırkçılığı, benimsemekle de; fırkalara bölündü. Bunu yaparken, gücünü kaybedeceğinin hesabını yapmadığına dolayı, bağımsızlık adına sömürülüp parçalandı.
Allah Resulü (s.a.v), bakınız Müminleri birbirlerine karşı nasıl tarif etmiştir?
Ebu Musa El-Eş'ari (r.a)' nin rivayet ettiği şu hadisi şerife iyice kulak verelim: "Mümin mümine karşı, parçaları birbirini bağlayıp tahkim eden bina gibidir, buyurdu ve (bu bağlılığı göstermek için Resul-i Ekrem) parmaklarını birbirinin arasına geçirip kenetledi." (Buhari, Salat 88) Ama bu o kardeşlikten, ufak tefek istisnalar hariç) eser kalmadı. Sevgiler mevsimlik, dostluklar gündelik, davalar menfaat üzerine kuruldu. Bir taraftan da, milliyetçilik, mezhepçilik, meşrep ve tarikatçılık taasubuyla; Ümmet darmadağın oldu gitti! Evet, bakıldığında gün dünya nüfusunun dörtte birini teşkil eden Ümmetin; küfür karşısında bu kadar sessiz, ve zillet içre bir durumda olması; dünya kafirlerini cesaretlendirmekten başka bir işe yaramadığını görüyoruz! Şayet öyle olmasaydı, bu gün bir avuç siyonist Yahudi İsrail; Gazze'de soykırım ve katliam yapabilir mıydı???
Madem, Ümmet tek,........
© Gazete İpekyol
