ŞANLIURFA'DAN MISIR'A BİR İYİLİK YÜRÜYÜŞÜ (IV)
Mısır izlenimlerimizin üçüncü bölümünü yazarken, son bölüm olduğunu yazımın başında belirtmiştim. Ancak izlenimlerimi yazmaya devam ettiğimde, konunun bitmeyeceğini, beş bölümden oluşması gerektiğine kanaat getirince, bu defa yazıyı gazeteye göndermeden önce; üçüncü ve son bölüm kısmını düzeltmeyi de unutarak göndermişim meğer! Bu manada, siz kıymetli dostlarımdan özür diliyorum. Evet, yazının dördüncü ve son bölümüyle devam ediyoruz...
Sevsen bacımızdan kısaca bahsetmiştim, lakin konu yarım kalmıştı... Sevsen bacımızın, kuzey Gazze'de yaşadıklarını bize anlattığı gibi, ilave çıkartma (inşaAllah) yapmamaya (çünkü insanız unutkanız ondan) özen ve önem göstererek anlatmaya gayret edeceğim!
Evet, Sevsen bacımızdan dinleyelim: "Ben, eşim, oğlum Halil (18 yaş), kızım ve iki küçük çocuğumla beraber kendi evimizde oturuyorduk. Dışarıda İsrail uçaklarının korkunç sesleri geliyordu. Bombardıman için geldiklerini biliyorduk zaten.
Oğlum, (şehit Halil) Kur'an'dan Bakara suresinin; 218'nci ayetin bulunduğu sayfayı okuduğunu gördüm. Ayetin meali:
"Şüphesiz ki iman edenler,........
© Gazete İpekyol
