DÜNYA VE AHİRET İŞLERİNDE CİDDİYET
Müslümanların günlük hayatlarında uymaları ve akıldan çıkarmamaları gereken, bir kısım hadisler zamanla formülize olmuş, bir nevi atasözü halinde dilden dile aktarılarak ümmet arasında meşhur olmuştur. Peygamberimiz (ASV)’ın farklı zamanlarda farklı kimselere söylediği ancak aynı uyarı ve mesajları içeren bazı hadisler de birleştirilerek veciz bir söz halinde Müslümanın zihninde yer etmiştir.
Bu tarz özetlenmiş ve veciz kural haline gelmiş hadisler, halk arasında yaygın olmasına karşın sahih Hadis kitaplarında aynı lafızlarla yer almamıştır. Bu itibarla bazı hassas araştırmacı muhaddisler söz konusu bu hadisleri “zayıf” olarak nitelemişlerdir. Hatta bazıları hızını alamayıp “uydurma” demiştir. Oysa manası itibariyle hadis kitaplarında sahih olduğu belirtilen hadislere mana yönünden tam bir uyum içinde olup hiçbir aykırılık bulunmadığı halde bu hadislere zayıf yahut uydurma demek büyük bir hatadır. Manası sahih olduktan sonra eşanlamlı lafızlarla ifade edilmesinde sakınca olmaz. Nitekim hadis rivayet eden birçok sahabi de manen rivayet etmişlerdir. Çünkü hadis rivayetinde aslolan Peygamber (ASV)’ın murad ettiği mana ve mesajı doğru ve eksiksiz olarak ulaştırabilmektir. Orijinal lafızlara hassasiyet ancak lafızlarıyla da ibadet edilen Kur’an ayetleri için olmalıdır. Hadisleri de Peygamber (ASV)’ın mübarek ağzından çıkan lafızlarla aynen korumak ve nakletmek elbette daha mükemmeldir ama çoğu kez mümkün olmamıştır.
Mesela: Müslümanların dillerinde her gün tekrar ettikleri “Amentu” duası, birçok ayet ve hadisin özeti durumunda ilke ve prensip haline getirilmiştir. Bu şekliyle ayetlerde ve hadislerde yoktur ama her bir cümlesi ve taşıdığı anlam, ayetlerde farklı........
© Gazete İpekyol
