Müslümanlıkta Şuursuzluk
İnce duygu, anlayış ve bilgi sahibi olduklarından dolayı, insanlardan bazılarına şair denilmiştir. Şair; "şuur sahibi" manasınadır. Bundan dolayı şiire "ince duygu ve ilim" adı verilir. Daha sonra vezinli ifadeler için isim olmuştur.
Rağıb, Kur’an-ı Kerim'de akıl gibi, şuur kelimesi kullanılmamıştır. Bunun yerine bu kökten gelen fiiller kullanılmıştır. Çünkü akıl, iki şeyi bağlamak anlamına gelir. İki şey arasında sentez yapmak bir eylem olduğu için, fiil kipinin kullanılmasını gerektirir. Ey Kitap ehli! Niçin İbrahim hakkında tartışıyorsunuz? Oysa Tevrat da, İncil de ancak ondan sonra indirilmiştir. Buna da mı akıl erdiremiyorsunuz?” (Al-i İmran, 3/65) Onlara/münafıklara ‘Yeryüzünde fesat çıkarmayın.’ dendiği zaman; ‘Biz ancak ıslah edici kimseleriz.’ derler. İyi bilinsin ki; onlar fesatçıların ta kendileridir; fakat bunun şuurunda / bilincinde / farkında değillerdir.” (Bakara, 2/12-13)
Birincisi: Akıl ve tasavvur sahasında cereyan eden konularda elde edilen şuur ki, içe ait, bilincin, kavrayışın ilk kıvılcımıdır, İkincisi: Beş duyu organı vasıtasıyla elde edilen şuur ki,........
© Gazete İlk Sayfa
