Kültür(süz)leşme
Tarihsel, toplumsal gelişme süreci içinde yaratılan bütün maddi ve manevi değerler ile bunları yaratmada, sonraki nesillere iletmede kullanılan, insanın doğal ve toplumsal çevresine egemenliğinin ölçüsünü gösteren araçların bütünü; hars, ekin anlamına gelen kültür bir toplumun kimliğidir. Kültürsüz toplum olmaz.
Kültür deyince aklımıza hemen gelenek ve göreneklerimiz gelir. Türk toplumu ilk çağlardan beri varlığını sürdüren bir topluluk olduğu için zengin bir kültürü vardır. İlk dönemlerinde konar-göçer bir yapıda olduğu için kalıcı eserler değil daha çok taşınabilen eserler ve sözlü eserler üretmişlerdir. Kılık-kıyafet, töre, düğünler, yemekler vs. çoğu kültürel değer halen varlığını korumaktadır. Bir toplumu geçmişinden tamamen kopartmak zordur ve çok büyük değişimler gerektirir. Din değiştiren toplumlar kültürel özelliklerini korumakta zorlanırlar. Türkler birden fazla din değiştirmesine rağmen kültürlerine sadık kalmışlardır.
Anadolu coğrafyasına geldiğimizde ise Selçuklu, Osmanlı ve Türkiye olmak üzere üç dönem görülmektedir. Bu dönemlerde bölgedeki farklı toplumlara bağlı olarak azda olsa kültürel yapıyı etkileyen durumlar oluşmuştur. Ahilik teşkilatı, büyük âlimler ve geniş aileler kültürü taşıma görevi üstlenmişlerdir. Yazılı eserler kültürü anlatmakta gayet başarılı olmuştur. Geçmişini okuyan, anlatan ve........
© Gazete İlk Sayfa
![](https://cgsyufnvda.cloudimg.io/https://qoshe.com/img/icon/go.png)