menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Hayatın vazgeçilemeyen kaynağını tüketirken...

10 0
27.06.2025

NEDİR bu kaynak diye sormaya gerek var mı?..

Elbette, ‘Su’..

Dünya var oldu olalı, insanoğlu suya ihtiyaç hissetmiş.

İlk olarak elini, yüzünü mü yıkadı bilemem tabi.

Ama suyun her şekilde bir ihtiyaç olduğunu, susadığında bu eşsiz kaynağın tadına bakıp anlamıştır herhalde..

İlk çağlarda böyle arıtılmış, rafine edilmiş sular içilmiyordu elbette..

Dünyanın o çağlarda bu denli kirletilmiş olduğunu da düşünemeyiz ama!.

Denizler, nehirler, kaynaklar billur gibi berrak ve temizdi desek yanlış olur muydu sizce?..

Zamanla suyu nasıl kullanacağını buldu insan nesli..

Temiz kaplara doldurup, sakladı.

İhtiyaç hissettiğinde de tüketti.

Zaman geçip, nüfus çoğalınca suya ihtiyaçta aynı oranda arttı.

Kuyular açtılar önce.

O kuyularda dinlendirdikleri suları bir çark vasıtasıyla yukarı çekip, ihtiyaçlarını giderdiler..

Nesil değiştikçe zekâsını da kullandı insanoğlu.

Baktılar ki su, evrenin en büyük gücü, o güçten istifade etme yolunu........

© Gazete Gerçek