Davos’ta fırtına: Çin’in DeepSeek’i, ABD’nin teknoloji tekelini sarstı
Davos’taki Dünya Ekonomik Forumu’nun bu yılki ana teması " Zeki Çağ İçin İşbirliği" (Collaboration for the Intelligent Age) olarak tespit edildi. Davos Zirvesi’nde, başka diğer konuların yanında, yapay zeka uygulamalarının, üretimin ve hayatın pek çok alanına uygulanması, dijitalleşme adımlarının gelişmesi ve bu gelişmelerin toplumları nasıl etkileyebileceği konuları çeşitli boyutlarıyla ele alınıyor.
Ancak bu konu için belirlenmiş olan üst başlığa, yani ‘işbirliği’ vurgusuna rağmen gerçekte yaşananlar bunun tem tersi. Bir başka ifadeyle, günümüzde ‘zamanın ruhu’ işbirliği değil, küresel rekabet. İki örnekle bu konuyu açabiliriz.
İlk örnek için The Economist dergisinin geçtiğimiz haftaki kapak konusuna bakalım. The Economist’in son analizine göre, İkinci Trump döneminde ABD’nin yönetim sistemi giderek "emperyal" bir nitelik kazanıyor. Yürütme organı, kurumsal denge mekanizmalarını aşarak uluslararası ekonomiye yön verme kapasitesini artırıyor. Başkan, tek başına ticaret savaşlarını başlatabiliyor ve rakip ülkelere yönelik yaptırımları sıkılaştırabiliyor.
The Economist’in başlığına, Trump yönetiminin teknoloji tekelleriyle birlikte hareket ederek, yeni bir tür oligarşik yönetim oluşturduğu tartışmasını da eklemeliyiz. Teknoloji tekellerine fosil yakıt şirketlerini de eklediğimizde, ‘yeşil dönüşüm’ politikalarına karşı gelişen yeni bir sermaye ittifakından söz edebiliriz.
Sonuçta ABD’nin teknoloji politikalarındaki agresif tutumunu, içerideki oligarşik dışarıdaki emperyal yapısının bir yansıması olarak okuyabiliriz. Çinli şirketlere yönelik çip ihracatı kısıtlamaları, yeni yatırım yasakları ve uluslararası sermayeyi yönlendirme çabaları, emperyal başkanlık sisteminin sürdüreceği politikalar olacak. Bu........
© Gazete Duvar
visit website