menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Memleketimden çalışma manzaraları

28 10
23.01.2025

Geçenlerde Kadıköy yakasında Yemek Sepeti, Getir gibi firmaların hizmetinde çalışan motokuryelerle sohbet ettim. Akşamüstü yorgunluğu her halinden belli olan bir motokuryeye çalışma koşullarını ve kazancını sordum.

30 yaşlarındaki bu arkadaşımızın yanıtı şöyle oldu: “Üç çocuk bakıyorum. Günde aşağı yukarı 12 saatten fazla çalışıyorum. Haftanın her günü çalışmak zorundayım. Ne kadar fazla iş getirirsek ona göre para alıyoruz. Tabii ki trafikte riske giriyoruz, Kullandığım motosikletin masrafları da bize ait. Tüm masrafları çıkardıktan sonra elime 70 bin lira kalıyor”.

Bir başka motokurye de çalışma koşullarını ve kazancını şöyle anlattı: “Ben haftanın 6 günü, günde 10 saat çalışıyorum. İki çocuğum var. Masraflar çıktıktan sonra elime 50 bin lira geçiyor. Aslında çok yorucu bir iş. Daha önce bir lokantada çalışmıştım. Şimdi de çalışabilirim ama oradaki ücret 35-40 bin lira. Aradaki 10 bin liralık fark, çocuklarımın aylık bez ve diğer masraflarının bedeli. O nedenle motokuryeliğe devam etmek zorundayım”.

Motokuryeler aslında işçi olmalarına rağmen sanki tek başına bir işverenmiş gibi sigorta primlerini de kendileri ödeyip Bağ-Kur’lu olmaya çalışıyorlar.

Öte yandan motokuryelerin çok riskli bir meslek haline geldiği istatistiklere de yansıyor. Kurye Hakları Derneği’nin 2024 Raporu’na göre, geçen yıl 6’sı çocuk 63 motokuryenin çalışırken yaşamını yitirdiği saptandı.

Yine Kadıköy Kalamış sahilinde dolaşırken dizi çekimleri için yola park eden........

© Gazete Duvar