Ya huzuru konuş ya da sonsuza kadar sus
“Bazı insanlar geçmişlerini düşünerek yaşar, ancak zamanla kendilerini unuturlar… Kimliklerini koruyabilmek için de duvarlar inşa ederler ve bu duvarların ardına kendilerini hapsederler… Sonunda da, tüm köy halkı ölüm sessizliğine gömülür…”
Kürt bürokrat ve akademisyen Khairi Bozani’nin kaleme aldığı kitaptan alıntı yaptığım bu cümleler, Türkiye’nin son süreçte yüzleştiği sosyolojik tabloya çok benziyor. Günümüz yüzyılında halâ bazı insanlar geçmişinde yaşamaktan mevcut zamana adapte olamıyor ve zamanla hem kendini hem de realiteyi kaybediyor. Halk/etnik kimliğini koruyabilmek için koca koca duvarlar örerek kendinden başka her şeyi ve herkesi reddediyor, üstünlük taslıyor, kendini hapsediyor, çürüyor, yok oluyor ve yok olduğunu fark etmiyor. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 2024 Ekim ayı itibariyle ilan ettiği “birlikte yol almak için tüm zincirleri kırma” devrimi kararlılıkla devam ediyor.
Bahçeli’nin ilk açıklaması ile herkes büyük bir şok yaşamış ve bu şokun etkisi uzun süre devam etmişti. Unutulur, biter, gider diyenlere inat ne Bahçeli ne de kendisini destekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan bir kez olsun geri adım atmamakla birlikte ellerindeki kartları da bir bir açmaya devam etti. Başından beri bu rotayı yakından takip eden-yazan biri olarak “her şey yolunda ve hiçbir sıkıntı yok merak etmeyin” diyorum. Hatta çok büyük ihtimalle yakında kamuoyunu şaşırtacak yeni açıklamalar ve uygulamalar da hızla devreye girecektir zira ortada oluşturulan bir “Türkiye Yüzyılı” yolu varsa o yolun geçeceği güzergahlar da önceden bellidir. İhtiyaç halinde ufak çaplı sapmaların ve eklemelerin olması da elbette ki normaldir.
Dem Heyeti’nin Öcalan’ın kaleme aldığı “PKK toplansın kendisini feshetsin ve silahları........
© Gazete Damga
