Nevbahar
Başı rahmet, ortası mağfiret ve sonu ateşten kurtulmak olan mübarek ramazan-ı Şerif bizi teşrif ediyor. Allah'ın, rahmeti gereği yeryüzünü bahar mevsimi ile diriltmesi gibi Ramazan ayı da ölmüş kalplerimizi ihya ediyor.
Ramazan Ayını kıymetli yapan şey Kur'an'ın bu ay içinde ve Kadir Gecesi'nde indirilmiş olmasıdır. Kur'an-ı Kerim'i Peygamber Efendimiz'den (sav), Hz Cebrail'den ve kelamın asıl sahibi olan Allah'tan dinliyor gibi dinlememiz ve Kur'an'a, gerek kelamımızla, gerek ahvalimizle, yaşayışımızla tercümanlık ve aynalık yapabilecek hale gelmenin yolu yani mukabele yapmanın yolu nefsin süfli ihtiyaçlarından sıyrılıp oruç tutmakla mümkün olabilir. Yoksa Allah'ın bizim yeme ve içmemizi bırakmamıza ihtiyacı elbette yoktur. Nefis malikiyet ve rububiyet dava eder, özgürce yaşamak ister, kul olduğunu kabul etmez. Oruç nefsin bu isteğini kırar aczini fakrını nefse hissettirir.
Onun firavunluk damarına........
© Gazete Damga
