Güven tazelemek için olağanüstü genel kurul kararı alıp, yeniden başkanlığa aday olmak başka sonuçlar doğurur..

Birinci şıkta; bir daha geri dönüş yoktur, hatta büyük olasılıkla ve mücbir sebep olmadıkça, kulübün önünden bir daha geçmemek gibi bir sonuç hasıl olur.

İkinci şık ise, bir nevi CAMİADAN ÖZÜR DİLEMEK, ve "daha yapacak çok işim var," demekle eş değerdir..

O halde oldukça farklı sonuçlar doğuracak bu kavramları birbiriyle karıştırmamak gerekir..

PEKİ AMA 'ALİ KOÇ İSTİFA EDER Mİ, YA DA ETMELİ Mİ' sorusuna cevap aramadan önce bir durum tesbiti yapmak gerekir..

Şimdi soralım:

Başkan, Fenerbahçe'yi dünyanın sayılı büyük kulüplerinden biri yaptı mı?

Basketboldan voleybola, bokstan güreşe, hemen her branşta parlak bir dönem yaşattı mı?

Ancak futbolda beklenen şampiyonluğu yaşatamadığı noktada, ağzıyla kuş tutsa, diğer branşlardaki başarıları görülmemektedir.

Nitekim puan farkının 5'e çıktığı, şampiyonluk umudunun da böylece bittiği Kayserispor maçından sonra da, yine aynı protestolar yaşanmıştır..

Tribünlerin büyük bölümünde yeniden "ALİ KOÇ İSTİFA!" sesleri yükselmiştir.

Eş deyişle başkanı olduğu kulübü dünyanın en büyüğü yapsa da, sonuç böyle olmaktadır.

Taraftardan yorumculara, eski yöneticilerden, adaylık yolu gözleyenlere kadar, herkes aynı koronun içinde yer almaktadır..

"İstifa da istifa, Ali Koç hemen istifa!" naraları atılmaktadır..

İşte tam bu noktada 'İSTİFA'........

© Fotospor