menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Dönüşüm, Döneklik ve Demokrasi

12 1
26.02.2025

Yazı başlığı çarpıcı olmasının yanında, bir o kadar da insanı tedirgin eden çağrışımlar yapmakta. İlk etapta akla gelen, "-ne alakası var döneklikle demokrasinin?" sorusuyla negatif tepkilere yol açmış olmalı.

Döneklik bizim geleneğimizde pek de hazzedilmeyen bir kavram. Her konuda olduğu gibi, sözcüğe yüklenilen farklı anlamlar içinde, her daim olumsuzluğu çağrıştıran anlam öbekleri tercih edilmekte. Oysa sözcüklerin, günlük (piyasada kullanılan) ve sıradan anlamlar yerine daha derin ve biraz da yeni düşüncelere ışık tutması, bir açıdan yeni düşüncelerin üretimine katkı sağlaması da hedeflenmelidir.

Gelelim döneklik meselesine... Genel çağrışım ve kullanım olarak döneklik, dönek olma durumu; dönek ise, bir sıfat olarak inanç ve düşüncesini değiştiren, sözüne güvenilmeyen, kaypak (kimse) olarak tanımlanır. Sözcük, terim olarak farklı bilim dallarında örneğin kimyada, asitli ortamda baz, bazlı ortamda asit özelliği gösteren kimyasal bileşikler (aminoasitler) olarak da kullanılmaktadır. Kimyasal terimi kişiliğe uyarlarsak (tevil edersek); kendine ait bir değer yargısı bulunmayan, her daim çıkarının peşinde olan, işini yürütmek için bulunduğu ortamın rengine bürünen düşük profilli kişiler için kullanılan bir terimdir. Görüldüğü üzere, dönek sözcüğü pek hayrı çağrıştırmıyor. Lakin sözcüğü biraz daha çözümlersek belki farklı anlamlar yakalama fırsatı bulabiliriz.

Her şeyden önce insan yaşama, genetik kodlarında saklı mizaç özellikleri dışında özellikle “bilgi” noktasında nötr olarak dünyaya adım atar. Her aşamada kendi yetileri ve ona sunulan bilgiler ışığında kendi varoluşu ve yaşamın tüm unsurlarına dair bilgi ve yargılarını "ömür" denilen kısıtlı zaman içinde, aşama aşama oluşturur. İnsanın biyolojik yapısı da aşama aşama ve her aşamada farklı bir forma girerek gelişim seyrine devam eder.

İnsanın düşüncel serüveni aşama aşama gelişen/değişen ve her aşamada farklı anlayış, kavrayış ve yargılara ulaşan bir seyir takip eder. Doğduğumuz andan itibaren içinde bulunduğumuz ailenin, kültürel dokunun ve formal/informal eğitim süreçlerinde yoğrularak kimlik ve kişilik kazanırız. Başlangıçta bilgiye ulaşma imkanımızın kısıtlı olması ve sorgulama becerimizin belli bir eşiğe ulaşmaması nedeniyle bize sunulan/dayatılan yaşam tarzlarını hakikat olarak kabul etmek zorunda kalırız. Zaman içinde, bize sunulan şeylerin aslında doğru şeyler olmadığını, birçoğunun........

© Fikir Coğrafyası