Bir Sınavda Cevap Veremeyecek Bir Gence Mektup
Karşımda yılgın, yorulmuş, hüznünden yüzüne çizgiler düşmüş genç!
Merhaba,
Nasıl da yakışmış marka tişörtler, marka ayakkabılar. Keşke kendi emeğin ile alabilmiş olsaydın ihtiyaçlarını. Düşünsene ne çok koştular anne ve baban peşinden. Burada oturuyor olmana kadar, nice mezuniyet törenlerinden geçtin. Anaokulundan ayrılırken bile mizansen üreten eğitim düzeninden geldin. Okul müsamerelerinde ne çok gösteri yapıldı küçük bedeninle… Hepsi ne içindi? Söylemde senin eğitimin içindi bütün bunlar. Sen habersizdin bunlardan. Planlar yapıldı eğitim sistemi, ilgili kurumlar, öğretmenin, okulun, annen, baban tarafından. Her şey senden büyüktü anlayacağın.
Oysa sen birey olmak isterdin. Bilinçaltın da böyle söylerdi sana. Fakat sanayi devrimi zamanındaki misyonunda değildi okullar. Senin hayata tutunmanda bir barınak olmuyordu okul ya da çalışacağın bir meslek kazandırmıyordu sana. Aslında senin hayata hazırlanman, iş gücünde yer alman içindi okullar. Sen kendini bulmaya çalışıyordun.
Neydi büyük hedefin? “ Kendini gerçekleştirmek “…
Peki, sevgili genç neresindesin bu idealin? Kendini nasıl gerçekleştirebilirsin? Nasıl başarılır kendin olmak, hiç düşünebildin mi? Senin kendini bulman için ortamlar yaratıldı mı, sistem ve toplum........
© Fikir Coğrafyası
