menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Başka bir sağlık barışla mümkün

22 14
17.03.2025

Bazı kurumlar ana ve geleceğe sabırla ‘pozitif anlam’ üretir, ömre ve çağa tanıklıklarımızı yaşanılır kılar. Salt üyelerinin değil toplumun onlardan beklentisi yüksektir. Bu bağlamda TTB’ye salt hekim meslek örgütü diyemeyiz, yerelden evrensele halkların kurumudur.

Tarihsel olarak demokrasi, insan hak ve özgürlükleri olmadan, hekim de olsa hiçbir meslek grubunun özlük hakları bir istisna olarak düzelemez.

1980 sonrası yasaklı yıllarda siyaseti bilimle hemhal eden farklılıklar için bir vaha, sendika yasaklı yıllarda grev de örgütleyebilen bir emek örgütü, İHD / TİHV gibi insan hakları kurumlarının olmadığı dönemlerde insan hakları referans merkezi, ekoloji mücadelesinin henüz toplumsallaşamadığı doksanlı yıllarda bir çevreci kurum gibidir halkın nezdinde TTB.

Kritik eşiklerde bir miras olarak güven inşa edicidir aynı zamanda. Kovid pandemi sürecinde de öyleydi, cezaevlerinde hak ihlallerinden çatışmalı yıllara her nerede demokrasi, hak ve özgürlükler örseleniyorsa söylenecek sözü hep vardı.

Yakın coğrafyamız bir savaştan diğer savaşa tükeniyorken, beri yanda yerelde bir yol olarak ‘barış iklimi’ ifade edilirken, TTB benzeri kurumların tarihsel rolü kaçınılmazdır. İdam cezasından, savaşa, işkence ve kötü muameleden ana dili yasağına, antidemokratik uygulamalardan ekolojik yıkıma inşa edici bir tutum ve hafızaya sahip, bu yolda çokça bedel ödeyen TTB bu tarihsel eşiğe ne kadar hazır?

Hafta sonu TTB başkan ve Merkez Konsey üyelerinin de katılımı ile Diyarbakır Tabip Odası ev sahipliğinde Tıp Haftası bağlamında bir forum düzenlendi: ‘Sağlığın belirleyici olarak BARIŞ.’

Bu yıl 14 Mart Tıp Bayramı’nda TTB gündemi ‘beyaz yürüyüş’ ile ‘başka........

© Evrensel